Röportaj: World of Tanks
Samet Konuksal

Sayfa 1

-15 yıldan uzun bir süredir piyasada olsanız da, Türkiye pazarına yeni giriş yaptığınız söylenebilir. Öncelikli olarak firmanızdan bahsedebilir misiniz?

Tabii ki… Ancak ilk olarak 15. yılımızı kutluyor olmamızdan ötürü ne kadar mutlu olduğumuzu belirtmek isterim. Wargaming, üniversitede okurken bir fikre inanan gençlerin kurduğu bağımsız bir şirket. Kurucularımızdan biri, oyunların tüm gelişim süreçlerinin içinde bulunan harika CEO'muz Victor Kislyi. İlk oyunlarımız, daha çok hardcore strateji severlere yönelikti; ilki de sıra ve hex tabanlı bir strateji oyunu olan Massive Assault'tu. Wargaming'in attığı bu ilk adımı, Square Enix'in yayıncılığını yaptığı hardcore GZS oyunumuz “War of Glory” takip etti. Sonrasında hardcore oyunların kısıtlı bir kitleye hitap etmesi, kutulu oyunları gün geçtikçe cazibesini yitirmesi ve internetin geldiği nokta gibi nedenlerden ötürü yönetim kadromuz, çevrimiçi oyunlar için yeni yollar ve fırsatlar değerlendirmeye başladı. Akla gelen ilk fikirler arasında free-to-play bir MMORPG yapmak vardı. Bu, yapımcılarımız için de yeni bir alan olacaktı ve Doğu Asya'da bulunan oyunlar arasında nitelik/nicelik açısından büyük bir rekabet vardı. Oturduk, geçmiş deneyimlerimizi ele aldık ve neler yapabileceğimizi konuştuk. Mükemmel bir fikir geldi aklımıza: Tanklar!

Bugün, 203 farklı ülkeden 60 milyon oyuncuyu çılgın bir savaşın içine sokan World of Tanks tam bir fenomen. İlk olarak Rus oyuncuları etkisine alan WoT çılgınlığı, kısa süre sonra Amerika, Avrupa ve Çin'i de etkisi altına aldı. Bugünse tüm dünyada bu çılgınlığı görebilirsiniz. Bu süreç, bu gelişim, şirket yapımızda da kendini gösteriyor. Şu anda Minsk, Kiev, St. Petersburg, Paris, Londra, Berlin, San Fransisco, Şikago, Seattle, Singapur, Seul, Avustralya ve Tokyo'da 15 ofisimiz bulunuyor. Amacımız belli: Dünyadaki tüm oyunculara yüksek kalitede oyun deneyimi sunmak. Bunun için canla başla çalışıyoruz diyebilirim.
-Yerel televizyon kanallarına baktığımızda World of Tanks’ın reklamlarını görüyoruz. Oyunla ilgili çoğu internet sitelerinde de varsınız. Türk oyuncuları önemseyen bir yapıda olduğunuz belli. Türkiye’deki oyuncuları sizin için değerli kılan şey nedir?

Türkiye'ye adımımızı atarken, sadece bu pazarın yüksek potansiyelini düşünmedik. Türkiye'ye adım atmadan önce bizi asıl yakalayan şey, ülkedeki oyun topluluğu oldu aslında. Türkiye’deki oyuncuların coşkularını ve tutkularını gördük; rekabete dayalı oyunlara bayılıyorlardı. World of Tanks de sadece tank sürme üzerine bir oyun değil, biliyorsunuz. Oyun, sunduğu türlü strateji ve taktik yöntemleriyle oyuncu grupları ve klanlara mükemmel bir eğlence sunuyor. Çünkü her şey, takım oyunuyla ilgili.
Son yıllarda duyurduğunuz oyunlara baktığımızda Free to Play odaklı gittiğinizi görüyoruz. World of Tanks, World of Warplanes, World of Warships bu oyunlardan bazıları. Sizi bu pazara iten şey ne oldu?

Pek çok insan, mağazada kutulu olarak satılan oyunların geliştirme sürecini tümüyle bilmez. O nedenle oyun için gerekli olan geliştirme sürecini belirlemek riskli bir iştir. Oyuncuların, geliştirdiğiniz oyunu oynayıp oynamayacakları ya da rekabetin ne şekilde gelişeceği gibi şeyleri düşünmek zorunda kalırsınız vesaire. Bu yüzden ilk olarak kendimize, oyuncuların istedikleri eğlenceyi sunabilecek ve sürekli olarak güncellenen -yaşayan- çevrimiçi bir oyun geliştirme hedefi koyduk. Abonelik sisteminin World of Tanks oyuncularına uygun olmadığını o zamanlar anlamıştık. Özellikle World of Warcraft gibi tanınmış bir isim hâline gelmemişse, bu sistemi oturtmak bir hayli zordur.
Sayfa 2

-Free-to-play, genel olarak hardcore oyuncuların pek de iyi anlaşamadığı bir terim. Bildiğiniz üzere çoğu free-to-play oyununda “öde ve kazan” mantığı oturmuş durumda. Bu mantığı yıkmak için ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz?

“Öde ve kazan”, oyunlardan para kazanmak için pek de iyi bir yol değil aslında. Oyuncuyu, para ödemeden devam edemeyeceği bir yere kadar getirmek ne kadar parlak bir fikir olabilir ki? Daha da kötüsü, PvP modunda da ödeyen oyuncular daha fazla destekleniyorlar. Wargaming için böyle bir yöntem kabul edilemez. Para ödeyenleri oyun içerisinde ödemeyenlerden daha üstün kılmak, oyuncuların size sinirlenmesine neden olur sadece. Bu durum, dengesiz ve adil olmayan bir oyun deneyimini beraberinde getirir. Her iki oyuncu da eninde sonunda kaybeder.

“Bedava kazan” ise pahalı premium mermiler kullanan premium bir tank da kullansanız, herkesin kazanma şansı olması demek. Oyunda başarmanın anahtarı, iyi oynamak ve takımı zafere taşımaktan geçiyor. World of Tanks'taki premium tanklar zaten öyle çok güçlü süper tanklar değil; sadece diğerlerinden daha farklılar ve daha farklı kullanılmaları gerek. Premium tank kullanan oyuncuların tek farkı, daha fazla oyun içi kredi ve deneyim puanları kazanması; o kadar. Bunun haricinde, standart tanklara karşı herhangi bir üstünlük yok. Yakın bir zamandan beri premium bombalar, oyun içi kredilerle de alınabiliyor artık. Tüm oyunculara açık yani… Bu bombalar daha iyi delme gücüne sahipler fakat pahalılar. Hedefi kaçırdığınız zaman, ödediğiniz paradan olduğunuzu biliyorsunuz yani.
Oyuncular, ödedikleri paranın hakkını farklı şekillerde alabiliyorlar oyunda. Premium hesap, %50 daha fazla deneyim puanı ve kredi kazanmak ve daha hızlı seviye atlamak için tercih ediliyor genel olarak. Daha fazla tank saklamak için gerekli olan garajlara altın harcayanlar da var. Eğer favori tanklarının hangisi olduğuna karar verirlerse kamuflajını değiştirebiliyor, çeşitli ikonlar ekleyebiliyor ya da üzerine alıntı yazılar yazabiliyorlar. Wargaming olarak ücret ödeyen oyuncuların, ödemeyenlere karşı savaş alanında kayda değer bir artılarının olmaması için epey uğraştığımızı ve bu tür yollar geliştirdiğimizi söyleyebilirim.
-“Öde ve kazan” sistemini kullanmayacak olmanızın, şirketinize bir zararının dokunacağını düşünüyor musunuz? Özellikle de ortada bu sorunu gayet güzel ve benzersiz bir şekilde çözmüş zirveye oynayan bir League of Legends örneği bulunurken?

Umuyoruz ki bu, şirketimizi daha da geliştirecek. Oyuncularımızı, ücret ödeyen ya da ödemeyen diye ayırmıyoruz; hepsi bizim için aynı. Oyunun, her yeni oyuncuyla birlikte daha da güzelleşeceğini biliyoruz; her yeni oyuncu, yeni dostlar ve yeni düşmanlar demek çünkü. Elbette pek çok çalışanımız var ve onların da her ay maaşlarının ödenmesi gerekiyor. Neyse ki bugüne kadar pek çok oyuncu, premium hesabın faydalarından, premium tanklardan, farklı dış görünümler ve kamuflajlardan yararlanmak istedi. Bize soracak olursanız, free-to-win konseptini ilerlediğimiz müddetçe irili ufaklı harcamalar yapacak olan oyuncuların sayısı gün geçtikçe artacak.

-eSporlar, World of Tanks gibi oyunlar için son derece güçlü bir silâh. Sizin de bu yönde adımlar attığınızı görüyoruz. Hem şu anda düzenlenen, hem de gelecekte düzenlenecek olan elektronik ligler için ne gibi planlarınız var?

Bu sene, ödüllerin toplamının 2.5 milyon doları bulduğu kendi Wargaming ligimizi oluşturduk. Hatta şimdiden küresel ve yerel E-spor departmanlarında 70’den fazla çalışanımız var. Oyunları geliştirirken sadece özelliklerini optimize etmiyoruz. Gelecekte atacağımız en büyük adımlardan biri, eSpor deneyimlerini yayınlamak ve paylaşmak için gerekli olan mekanikleri oyunculara sunmak olacak. eSpor konusunda yapacağımız daha çok şey olsa da, bu yılın başından itibaren attığımız adımlardan ötürü çok heyecanlıyız. Dahası da gelecek, emin olabilirsiniz.