Devil May Cry 4
Ersin Kılıç

Sayfa 1

Playstation2 ile büyük çıkış yakalayan Devil May Cry serisini artık oyunlarla ile içiçe olan her oyuncu mutlaka biliyordur. Özellikle ilk iki oyundan sonra 3. oyunun diğer platformlara da çıkmasıyla birlikte hayran kitlesini bir hayli arttıran DMC serisinin yeni oyunu da başta PS3 özel olarak duyurulsa da daha sonra tüm platformlara çıkacağı açıklanmıştı. Öncelikle PS3 ve XBox360 için çıkmış olan oyun Haziran 2008'de de PC oyuncuları buluştu.

Bildiğiniz gibi Devil May Cry Sparda efsanesine dayalı bir oyun. Sparda efsanesine değinecek olursak; günümüzden iki bin yıl öncesinde karanlık dünya ve insanların yaşadığı dünya arasında bir savaş vardır. Bu savaşı durdurmak üzere iyi tarafı seçmiş olan karanlık dünyadan Sparda tek başına bu uğraşı vererek karanlık dünyanın lideri Mundus'u yenmiş ve onu hapsederek bir efsaneye dönüşmüştür. Oyunumuzun baş kahramanı Dante de annesi normal bir insan olduğu için yarı şeytan yarı insan Sparda'nın melez oğlu.
 
DMC serisinin şu ana dek dört tane oyunu çıktı. İlk oyunun başarısından sonra 2. oyun her ne kadar ilki kadar sevilmeyip bir çok eleştiriye maruz kalsa da Capcom 3. oyun ile birlikte seriyi tekrar hakettiği yere getirdi diyebiliriz. Şimdi 4. oyuna geçmeden evvel ilk üç oyunu kısaca hatırlayalım.

Devil May Cry

İlk oyun 2001 yılında çıkmış ve çok beğenilmişti. Konusu ise Mallet adasında Mundus'un yeniden güç topladığını öğrenmemizle başlıyor ve onu babamızın veliahtı olarak yenmek üzere Mallet adasına yola koyulmamızla devam ediyordu. Mallet adasında ise 3.oyunda iblisler dünyasına kapanan Vergil ile yani Nelo Angelo ile de karşılaşıyorduk. DMC 1 gerek oynanışı gerekse de aksiyon yapısı ile çok beğenilmişti. Farklı bir tarz yaratan Dante bu oyunla adeta bir ekole dönüştü ve en sevilen oyun kahramanları arasına girmeyi fazlasıyla başardı. Farklı aksiyon yapısı ile büyük beğeni toplayan DMC öyle ki hala PS2 nin en iyi oyunları arasında gösterilir.


Devil May Cry 2

ilk oyunun ardından DMC 2'nin duyurulması gecikmedi. Capcom'un PS2 den elini çekmeye başladığı 2003 yılında çıkan DMC 2 malesef beklenen etkiyi yaratamadı. Oyundaki mekanımız bu sefer şehirdi ve gene dünyayı kurtarmak üzere iblis avına çıkıyorduk. Dante'nin yanında oynanabilir karakter olarak Lucia adlı bir hatun ile de oynayabiliyorduk. Aksiyon ve oynanışı DMC 1 kadar etki yaratamayan DMC 2 , çift dvd olarak çıkmasına rağmen oldukça kısa idi. Bunda Capcom Production Studio'un suçu varmıydı bilinmez ama oyun çok düşük puanlar alarak adeta bir hayal kırıklığına dönüşmüştü.

Devil May Cry 3 : Dante's Awakening

DMC 3, Dante'nin hikayesinin ilk başlangıcını oluşturuyor. Yani DMC 1 den öncesini. Öncelikle oyunun başında Sparda'nın tek oğlu olmadığımızı öğreniyoruz. Dante her zaman ki gibi dükkanında sıradan esnaf gibi müşteri beklerken içeri baya gizemli bir kel adam giriyor ve gözünü Dante'nin babasından yadigar olan Madalyon'una takıyor. Bir dizine atraksiyondan sonra bu keltoş'un kötü tarafı seçen kardeşimiz Vergil'in adamı olduğunu anlıyoruz ve onda da bulunan madalyon ile bu madalyonun birleşmesi sonucu (double dragon :P) Sparda'nın gücüne kavuşulacağını öğreniyoruz oyunun ilerki kısımlarında. Ve bir diğer baba yadigar'ı Rebellion ile silahlarımızı alarak şehrin ortasında beliren gizemli kuleye doğru yola çıkıyoruz. Oyun genel olarak iki kardeşin savaşı üzerine kurulmuş olsa da ilerde öyle bir entrikalar oluyor ki heyecanlanıp oyunu bitirmek için sabırsızlanıyorsunuz. Oyun bir kaç farklı mekan olsa da genel olarak deminde bahsettiğim gibi Temen - Ni - Gru adlı kulede geçiyor
Sayfa 2

Karakterler

Nero : Holy Knight'ın bir elemanı olan Nero'nun grubun asıl amacından haberi yok. Dante gibi şeytani bir yönü olan Nero'nun sağ kolu en büyük özelliği. Her ne kadar grubun bir üyesi olsa da grubu fazla takmayan Nero iş dövüşmeye gelince ise hiç bir şeyden kaçınmayan bir yapıya sahip. Bu nedenle olayın asıl yüzünü bilen ve gruba saldırı düzenleyen Dante ile oyunun hemen başında bir savaşa giriyoruz.

Dante : Önceki oyunlara göre görünüş olarak oldukça olgunlaşmış bir yapıya sahip olan Dante'nin üslubu ve esprileri gene önceki oyunları aratmıyor. İblis avcılığına devam eden Sparda'nın oğlu Dante hikayeye hemen oyunun başında Order of the Sword'a baskın düzenleyerek dahil olsa da Dante'nin kontrolünü oyunun ortalarında elimize alıyoruz.
Kyrie : Holy Knight'ın lideri olan Credo'nun kardeşi. Oldukça güzel olan sesi yüzünden Order of the Sword grubunun düzenlediği toplantı ve festivallerde şarkı söyleyen Kyrie herkese güvenen bir yapıya sahip.

Credo
: Nero'yu aileye almayı kabul eden kişi olan Credo, Holy Knight'ın başı ve en güçlü kumandanı. Kyrie'nin abisi de olan Credo'nun hikayedeki yeri ise oldukça önemli. Kardeşine oldukça değer veren Credo'nun bu özelliği oyunun gidişatını değiştiren etkenlerden biri.

Agnus :Grubun alşemisti olan Agnus oldukça bilgili birisi. Teknoloji, şeytani zırh ve silahlar üzerinde de araştırma yapan Agnus kekeme olması nedeniyle oyun boyunca yüzünüzü güldürecek bir karakter. Hele Dante ile olan sahneleri görülmeye değer.
Gloria : Grubun üyelerinden biri olan Gloria hakkında fazla birşeyden bahsetmek istemiyorum. Oyunun ortalarında zaten şaşıracağınız bir gelişme ile karşınıza çıkıyor.

Trish : Dante ile birlikte çalışmış olan Trish'in en büyük özelliği ise Dante'nin annesine olan benzerliği.

Lady : Üçüncü oyunda oldukça önemli bir yere sahip olan Lady'nin bu oyundaki yeri oldukça az. Üçüncü oyunda güzelliği ile kalbimizi çalan Lady, 4. oyunda çok farklı bir görünüme sahip. Dante gibi iblis avcılığına devam ediyor.
Sayfa 3

Oynanışa gelecek olursak gene bildiğimiz gibi. Yani kılıç ve silahlarımızla bölümler boyunca iblis öldürüyoruz. Bazı anahtarları toplayarak gerekli yerlere takıyoruz ve oyunda ara sahneleri izleyerek devam ediyoruz. Gene eskisi gibi bazı yerlerde bulunduğunuz ortamlardaki yaratıkları öldürmeden oyuna devam edemiyorsunuz. Aynı alana tekrar döndüğünüzde ise bu problem ortadan kalkıyor. ister devam eder istersenizde level atlamak için puan kazanmaya çalışabilirsiniz. Baştan söylemekte fayda var oyunun ilerleyişi her ne kadar sıradan gözükse de asıl olay atmosfer ve savaş tarzında bitiyor.

Oyunda karakter gelişimi için Soul powder isimli ganimetimizi kullanıyoruz. Soul Powder'ı ise bölüm içindeki performansımıza göre bölüm sonunda kazanabiliyoruz.
Oyunda gene önceki oyunlarda olduğu gibi itemler bulunuyor ve bu itemleri her satın aldığınızda biraz daha fazla orb ödemek zorundasınız. İtemleri satın alabilmek için ise yaratıklardan ve çeşitli yerlerden topladığımız red orb lara ihtiyacımız var.
 
Nero'nun Silah ve Özellikleri

Nero oyun çıkmadan önce oldukça itici bir tip gibi gelsede oyun başlar başlamaz oldukça seveceğiniz bir karakter olacaktır. Özellikleri bakımından Dante kadar deneyimli olmasa da Devil Arms'a alıştıktan sonra oldukça etkili bir oynanışa sahip oluyor Nero.

Red Queen : Nero'nun ana kılıcı olan Red Queen Order of the Sword tarafından Nero'ya verilmiş durumda. Nero kılıcın kabzasını motorsikletlerdeki gaz verme olayı gibi kullanarak daha etkili kombolar gerçekleştirebiliyor. Sağ elinde Devil Arms olduğu için Nero kılıcı sol eli ile kullanıyor. Nero'nun bu kılıç ile yaptığı belli başlı kombolar ise şu şekilde.

Exceed, Streak, Roulet Spin, High Roller, High Burner, Double Down, Aerial Rave
Blue Rose : Nero'nun tek silahı olan Blue Rose oldukça etkili bir silah. Revolver tazında olan Blue Rose'un atış gücü ise oldukça yüksek. Özellikle level yükseltiğinizde etkisi bir hayli fazlalaşıyor.

Devil Bringer
: Nero'nun sağ kolunun özelliği olan Devil Bringer, Nero'nun en büyük kozlarından birisi. Özellikle düşmanı yakalama çekme gibi hareketleri sayesinde boss savaşlarında ve oyunun ilerlemesinde oldukça önemli bir yere sahip.

Yamato : Oyunun ortalarında Vergil'in kılıcını almamızla birlikte aktifleşen bu modu Nero'nun sağ kolundaki gücün tam manasıyla uyanması da diyebiliriz. Dante'nin şeytan olma moduna benzer bir durum. Aktifleştirdiğimiz durumda Nero Red Queen'i elinden bırakarak Yamato ile dövüşmeye başlıyor ve Devil Arms ın özelliklerini sonuna kadar kullanabiliyoruz.
Sayfa 4

Dante'nin Silah ve Özellikleri

Dante gene bildiğimiz gibi. Komboları ve stilleri önceki oyun ile hemen hemen aynı.

Rebellion : Baba yadigarı Rebellion oyunun başlangıcında elinizde bulunuyor. En çok kullanacağınız kılıcınız. Yakın dövüşte mükemmel kombolar yapabildiğiniz gibi uzaktaki rakibinize de atak yapabiliyorsunuz. Başlıca hareketler ise şu şekilde;

Stringer, Million Stab, Drive, Helm Breaker, High Time, Roundtrip, Pop Shredder

Gilgamesh : Önceki oyundaki Beowulf adlı silaha benzetebiliriz. Bu silah ellerimize ve ayağımıza geçirdiğimiz bir zırhtan ibaret. Dante bu silahı kullandığında tekme ve yumruklarını konuşturmaya başlıyor. Başlıca kombolar ;

13 kick combo, Ifrit Combo, Rising Dragon, Volcano

Lucifier : Dante'nin sırtına geçirdiği bu silahın en büyük özelliği fırlatabildiği kılıçlar çağırabilmesi. Normal vuruşlar yapıp comboları attırdığınızda veya atak tuşuna bastığınızda ortaya çıkan bu kılıçlar rakibe saplandığında ise patlayabiliyorlar.
Ebony & Ivory : Dante'nin ayrılmaz ikilisi Ebony& Ivory hakkında aslında pek bir şey söylememe gerek yok. Gene en çok sevdiğimiz ve kullandığımız silahlar olan Ebony&Ivory'i ateş ederken bile izlemek büyük zevk. Bullet Rain gibi özellikleriyle de gene favori silahımız.

Coyate-A
: Dante'nin bir diğer silahı olan Coyate-A ilk baştan elimizde bulunuyor. Bildiğimiz pompalı silah diyebiliriz. Özellikle level yükselttiğimizde kalkanlı yaratıklara karşı oldukça kullanışlı.

Pandora's Box
: Oyunda en sevmediğim silah olan pandora's Box aksine oldukça kullanışlı bir silah. Özellikle roket atar özelliği ile bazı düşmanlara karşı oldukça işe yarıyor. 7 farklı forma bürünebiliyor.

Missile Platform, Gatling Gun, Laser Cannon, Flame Crossbow, Buzzsaw

Devil Trigger : Fazla birşey söylemeye gerek yok. Dante'nin şeytan modu. Bu oyunda mükemmel tasarlanmış diyebilirim.

Dante'nin Stilleri

Yön tuşları ile değiştirebildiğimiz stiller şu şekilde.
TRICKSTAR : Bu dövüş stilini seçtiğinizde Dante akrobatik hareketler konusunda uzmanlaşıyor. Daha hızlı hareket edebiliyor. Level atlayınca daha hızlı hareket edebiliyor, duvarlarda yürüyor ve daha yükseğe zıplayabiliyorsunuz. Dash özelliğini kullanıyor ve sağa sola hızlı bir şekilde hareket edebiliyor.

SWORDMASTER : Adındanda anlaşılabileceği gibi bu stili seçtiğinizde Dante kılıç(vurmalı silah) savaşlarında uzmanlaşıyor. Daha seri ve kuvvetli kılıç darbeleri yapabiliyorsunuz. Level atladıkça daha etkili vuruşlar gerçekleştirebiliyorsunuz. özel tuş ile her vurmalı silahınızda değişik hareketler yapabiliyorsunuz.

GUNSLINGER : İşte benim favori stilim. Bu stili seçtiğinizde Dante normalden daha hızlı ve etkili silah kullanabiliyor. Level atladıkça silahlarınızın etkisi artıyor ve daha etkili şekilde ateş edebiliyorsunuz. Bu stilde uzmanlaştıkça bazı özelliklerde kazanabiliyorsunuz. Mesela ateş tuşuna bir süre basılı tutarsanız Dante çok daha kuvvetli atışlar gerçekleştirebiliyor. Bu stilde de tıpkı Swordmaster da olduğu gibi elinizdeki silaha göre özel tuşa basarsanız değişik atışlar gerçekleştirebiliyorsunuz.

ROYALGUARD
: Savunma yetenekleri üzerine kurulu olan bu stili seçtiğinizde düşmanlarınıza karşı daha dayanıklı oluyor ve kontra ataklar gerçekleştirebiliyorsunuz. Mesela tam bir darbe almak üzere iken özel tuşa basarsanız Dante kendini koruyor ardında bir kez daha bastığınızda düşmana karşı kontra atak gerçekleştiriyor.

DARK SLAYER : Vergil'in kılıcı Yamato'yu kullanabilmek için bu forma girmemiz gerekiyor. Dante bu stil ile daha atletik ve bitirici darbeler yapabiliyor.
Sayfa 5

Oyun boyunca gene gizli görevler mevcut. Önceki oyunlarda bulması zor yapması kolay olan bu gizli görevler bu oyunda ise tam tersi bir nitelikte. Bulması oldukça kolay olan görevlerin bazılarını yapmak gerçekten sabır işi.

Oyun açılırken iki farklı zorluk seviyesi ile açılıyor. Bunlardan ilki DMC serisi ile yeni tanışmış olanlar için Human, diğeri ise seriyle aşina olanlar için Devil Hunter Modu. Tabi oyunu her bitirdiğinizde farklı modlar olmak üzere toplamda 6 farklı zorluk seviyesi mevcut.

Oyun hakkında bir diğer bahsedeceğim olay ise galery modu. Galery modunda karakterler, silahlar ve düşmanlarınız gibi detaylara bakabildiğiniz gibi oyun boyunca karşınıza gelen ara sahneleri de tekrar izleyebiliyorsunuz. hatta oyun bittiğinde benim gibi tüm ara sahneleri birden de oynatarak kısa bir film havasında izlemeniz muhtemel.
Oyunun grafikleri beklenenin aksine oldukça iyi. Oyun çıkmadan önce benimde beklentim çok fazla değildi ama oyunu açtığım andan itibaren gerek karakter modellemeleri gerekse aa, af gibi detaylar oldukça tatmin edici geldi. Özellikle ışıklandırma yani hdr efektleri çok başarılı. Bir orman bölümü var ki gerçekten görülmeye değer. Ayrıca dediğim gibi karakter modellemeleri çok iyi. karakterin içinde bulunduğu duruma göre verdiği tepki ve mimikler oldukça iyi. Ara sahneler oyun içi grafik motoru kullanılarak yapılmasına karşın CGI kadar kaliteliler.

Oyunun müzik ve seslendirmeleri de oldukça başarılı. Karakter seslendirmeleri bir yana bölüm içlerinde kullanılan müzikler ne kadar kaliteli bir yapım olduğunu ortaya koyuyor. Oyunu bitirdikten sonra sountrack albümünü dinlemeniz büyük bir ihtimal. Benim en beğendiğim parçalar ise Prologue'da çalan Out of Darkness ve oyunun sonunda ki Shall Never Surrender.

Kontrollere de kısaca değinecek olursak, oyunda o kadar kombo hareket çeşitliliği olmasına rağmen bir an bile olsun kontroller yönünden şikayetçi olmuyorsunuz. Şikayetçi olacağınız tek nokta her DMC oyunun da olduğu gibi parmağınızın uyuşması olacaktır.
Oyunun eksik yönlerine gelecek olursak, gene önceki serilerde olduğu gibi oldukça kısa. Yıllarca beklediğimiz oyunların bu kadar çabuk bitmesi oyuncuyu gerçekten çok üzüyor. Bir diğer eksiği ise mekan ve boss bakımından oldukça eksik bir oyun olması. Oyun boyunca aynı mekanları çok fazla ziyaret ediyoruz bu da beklentiyi karşılamamış oluyor.

Devil May Cry 4 bazı ufak eksiklerine rağmen kesinlikle en iyi aksiyon oyunlarından birisi. İmkanı olan herkesin oynaması gereken bir oyun olmuş.