Marvel's Avengers - İnceleme

Disney’in Marvel için kurduğu sinematik evrenin ilk filmi olan Iron Man (2008)’den sonra sanırım bu markanın bu kadar büyüyeceğini kimse tahmin etmiyordu. Aslında her zaman büyük bir markaydı, ancak günümüzdeki popülerliği gerçekten oldukça fazla. Hal böyle olunca da her tarafta Marvel ile ilgili şeyler göremeye başladık. Marvel yapımlarını en az gördüğümüz yer aslında yine baktığınızda oyun dünyası. Hem fazla bütçe istemesi hem de oyun yapmanın zorluğu sebebiyle bu süreç içerisinde büyük bütçeli olup ses getirebilen tek oyun oldu, o da 2018 yılında yayınlanan Spider-Man oyunu. Oldukça kaliteli bir oyundu da aslında. Ancak Marvel’ın elinde daha çok fazla oyunu yapılabilecek karakter bulunuyordu ve bunların oyunlarını bir gün mutlaka görecektik. Oturup ciddi bir şekilde düşünüldüğünde oyunu yapılabilecek gerçekten çok fazla karakter var. Her karakter için de gerekli özen gösterildiğinde aslında, muazzam yapımlar görebilirdik.

Bu kadar fazla karakterin arasında insan cidden hangisinin oyunu gelsin diye düşünürken karar veremiyor. Hatta sanırım Square Enix de böyle düşünmüş olacak ki kolay yoldan başlayıp geliştirerek gidebilecekken heyecandan hepsini aynı anda yapmak istemişler. Aynı DC için hazırlanan sinema evreni gibi. 2017 yılında Square Enix’in duyurduğu Marvel’s Avengers oyunu ile sanırım çoğu oyuncu şaşırmıştır. Çünkü bir anda tüm ekibin tek bir oyununu yapmak oldukça zorlu bir süreç. Hatta bu zorluk yüzünden çoğu oyuncu, oyunun hikâye odaklı bir oyun olduğunu değil, küçük çaplı bir çevrimiçi oyun olacağını düşündü. Bu düşüncemiz da zaten çok kısa sürdü çünkü Square Enix, hikâye odaklı tek kişilik veya co-op olarak oynanabilen bir oyun olduğunu söyledi Avengers’ın. Oyun ile ilgili her açıklanan bilgiden önce oyuncular olarak “Ya büyük ihtimalle öyle değildir, daha küçük bir oyundur.” desek de her yaptıkları açıklama ile bizim ”yapılamaz” dediğimiz şeyi yaptıklarını vurguladılar. Olayın üstünden 3 yıl geçti ve sonunda o yapıyoruz dedikleri şeyi yaptılar. Peki yaptıkları şey olmuş mu?

Aslında önce oyunun tanıtım sürecindeki karar verememe durumundan başlamak istiyorum. Oyun en başında hikâye odalı bir oyun olarak duyuruldu. Çıkış vakti yaklaştıkça da “Hikâye de var tabii ama çevrimiçi özellikler de pek güzel.” gibi bir tavır takındılar. Oynanabilir karakter olarak, oyunun çıkışından sonra da oyuna karakter ekleneceği söylendi. Ama biz sandık ki hikâye odaklı bir karakter eklenecek. Ama şimdi bakınca görüyoruz ki amaç karakterlerin kostümünden para kazanmak. Neyse, bu garip yaklaşımlarını ilerleyen paragraflarda biraz daha derinlemesine inceleyeceğim. Şimdi oynanışa geçelim.


Bildiğiniz gibi oyunda şu anda için Ms. Marvel, Hulk, Iron Man, Kaptan Amerika, Thor ve Black Widow olmak üzere 6 farklı oynanabilir karakter bulunuyor. Karakterleri bilenler aslında bu karakterlerin hepsinin farklı özellikleri olduğunu bilir. Farklı özellik demek farklı oynanış dinamikleri demek. Bu farklılık yetmiyormuş gibi bir de Sqaure Enix, oyundaki her karakterin kendi istediğimiz şekilde geliştirilebileceğimizi söylüyor. Bu da çok fazla farklılık demek ki bu da çok fazla oynanış mekaniği demek. Ancak bu fazla oynanış mekaniğini görebilmemiz için oyunun oynanış mekaniği konusunda ekstra özen göstermiş olmaları gerekiyor. Açık konuşmak gerekirse de bu özeni göstermemişler. Tüm karakterlerin oynanışını tek bir temelin üzerine oturtmuşlar ve bu da farklı oynanış dinamiği gibi bir durumu tamamen siliyor. Şöyle anlatayım. Her karakterin kendine özel üç farklı özel yeteneği var. Bu yetenekleri düşman döverek dolduruyorsunuz. Yeteneklerden ikisi daha küçük yetenekler. Diğere ise “ulti” kıvamında bir özellik. Daha geç doluyor ama etkisi oldukça fazla. Örneğin; Kamala Khan, Ant-Man kadar olmasa da biraz büyüyor, Iron Man ise Hulkbuster kıyafetini giyiyor. Bu özel yeteneklerin tuşları her karakter için aynı. Her karakterin her yeteneği aslında oldukça güzel düşünülmüş ve kullanması oldukça keyifli. Oyuna kesinlikle bir farklılık katmış. Bu yetenekler dışında her karakterin klasik saldırı yetenekleri var bir de. Bu kısımda da aslında mantık hataları başlıyor. Her karakterin düz saldırı ve ağır saldırı tuşu var. Ancak şöyle bir durum var, Black Widow’un düz vuruşu da Hulk’ın düz vuruşu da aynı hasarı veriyor. Bu da oldukça sinir bozucu. Yani Hulk ile oynarken “Smash” mantığı ile koşarak vura kıra ilerlemek istiyorsunuz, ancak oyun buna izin vermiyor. Çünkü Hulk’ın düz yumruğu çok da hasar vermiyor ya da basit bir robottan küçük bir yumruk yediğinde Hulk sendeleyebiliyor. Bu yüzden sadece Hulk için değil, her karakter için Dodge özelliğini kullanmak zorunda kalıyorsunuz. Tamam, Kaptan Amerika veya Black Widow gibi karakterler için basit bir yumruktan kaçınmak mantıklı olabilir ama Thor ya da Hulk için mantıklı değil. Birisi tanrı, diğeri ise yeşil bir dev. Aslında kısaca diyebilirim ki karakterlere farklı oynanış dinamikleri eklememişler. Bir temel oluşturmuşlar ve sadece karakterlerin özelliklerini o temele göre değiştirmişler. Her karakterin bir de uzun menzilli saldırısı bulunuyor. Bu durum oldukça iyi düşünülmüş aslında. Benim en sevdiğim özelliklerden biri oldu. Thor’un çekicini fırlatıp çekmek veya Kaptan Amerika’nın kalkanını fırlatmak oldukça keyifli.

Dediğim gibi oynanış dinamikleri farklı değil, ancak yine de bazı karakterlerle oynaması daha zevkli. Bu durum da kişiden kişiye rahatlıkla değişebilecek bir durum. Mesela Iron Man genelde havadan saldırması gereken, uçup kaçan ve lazer atan bir karakter. Yakın dövüşü de var elbette ama havadan saldırmak daha etkili. Ms. Marvel ise yerden saldıran bir karakter. Örneğin; ben Iron Man ile oynamayı hiç sevmedim, ancak God of War’dan mı bilmiyorum ama Thor ile oynaması çok keyifli. Aynı God of War’un son oyunundaki gibi bir oynanışa sahip Thor, ancak o kadar derin değil şimdiden söyleyeyim. Bu yüzden karakterleri sırayla denedikçe oyun yer yer çok keyifli yer yer de bıktıran bir oynanışa sahip oluyor diyebilirim. Kısacası çok da eleştirilecek bir oynanışa sahip değil. Sadece tek bir karaktere odaklanılsa neler yapabileceklerini düşününce insan bir iç çekiyor. Yine de elimizdeki şey ortalamanın bir tık üstü bir oynanışa sahip.


Ancak bu oyunun asıl merak edilen kısmı bu oynanışı değildi. Bu tarz da basit oynanış mekaniklerini ekleyebileceklerini hepimiz biliyorduk. Asıl merak edilen kısım oynanışı kişiselleştirme kısmı. Oyunda bildiğiniz gibi bir seviye atlama özelliği var. Her seviye atladığınızda harcanabilir bir puan alıyorsunuz ve bu puanı bir tuş kombinasyonu ile kullanabileceğiniz bir yetenek için harcıyorsunuz. Bu yeteneklerin çoğu aslında diğer oyunlarda klasik özellik olarak geliyor. Ancak yine de içlerinde oynanışı çeşitlendiren özellikler bulunuyor. Bu yüzden çok çeşitli olmasa da yine de oynanışınızı az da olsa kendinize özgü yapabiliyorsunuz. Bir de sağdan soldan eşya bulma kısmı var tabii. Bu özellik gerçekten oyundan beni en çok soğutan şeylerden biri oldu. Oyun size zorla gidip de eşya ara demiyor elbette, ancak sürekli “Yakınında eşya var.”, “Aa kutu mu o?”, “Aman aman bu da neymiş ya?” gibi cümlelerle yönlendirmeye çalışıyor. Bulduğunuz parçalar da öyle inanılmaz derinlikli eşyalar değil, görünümünüzü bile değiştirmeyen sadece 2 saniye bakınca “Ha bu da iyiymiş.” dediğiniz eşyalar. Normalde bu tarz eşyaların olduğu oyunlarda artısını eksisini iyice değerlendirirsiniz, savaşınıza göre eşya bile değiştirirsiniz. Ancak bu oyunda sadece “Aaa bende 10’luk vardı, bu 12’likmiş.” deyip yeni eşyanızı takıyorsunuz. Dediğim gibi görünürde hiçbir değişiklik yok, eğer görünüşünüzü değiştirmek istiyorsanız ki Marvel karakterlerinin görünümü değiştirmek çok da ahım şahım bir özellik değil, bunun için oyun içi para toplamanız gerekiyor ya da gerçek parayla satın almanız gerekiyor. Oyun size başlangıçta birkaç tane kostümü bedavaya veriyor ama geri kalanı için bir emek veya para harcamanız gerekiyor.

Dediğim gibi sadece opsiyonel olarak bulunsa bu eşya arama olayına lafım yok ama sürekli gözünüze sokunca ya da sırf loot yapmak için aksiyonu bölünce oyundan çok soğuyorsunuz. Bu eşyaları aramayınca da güç olarak yetersiz kalabiliyorsunuz.


Bildiğiniz gibi oyunun iki farklı modu bulunuyor. Birisi direkt olarak çevrimiçi co-op olan modu, diğeri de hikâye modu. Hikâye modunu isteğinize göre co-op veya tek olarak oynayabiliyorsunuz. Hikâye modu şu şekilde işliyor. Ekip ile toplandığınız geminizde görevinizi seçiyorsunuz. Birden fazla görev çeşidi var. Bu görevler ise direkt olarak ana hikâyeyi ilerleten görev ve meydan okuma görevleri olarak ikiye ayrılıyor. Yani birinde hikâyeyi oynuyorsunuz, diğerlerinde de sadece “vur, kır, parçala” şeklinde oynuyorsunuz. Hikâye görevlerinde oyun sizi görevinizin olduğu bölgeye bırakıyor, siz de sağı solu lootlayarak küçük çaplı bir açık dünyada ilerliyorsunuz ve görevinizi yapıyorsunuz. Bazı görevlerde size karakter seçtirmiyor ve direkt olarak oyunun verdiği karakter ile oynuyorsunuz. Bazılarında da oyun size seçtiriyor ve yanınıza da bir veya birden fazla yardımcı veriyor. Oyunun size seçtirmediği bölümler zaten tek kişilik görevler. Oyunun sadece başlangıç kısmında bulunuyorlar. Hikâye görevine girerken yardım etmesi için yanınızda gelen kahramanların yapay zeka mı olacağını, yoksa gerçek oyuncunun mu geleceğini siz seçiyorsunuz. Seçiminizi yaptıktan sonra görev başlıyor, gerekli şeyleri yapıyorsunuz ve hikâye ilerliyor. Oyunun direkt olarak çevrimiçi modunda ise yine durum aynı şekilde işliyor. Tabii yine dilerseniz tek başınıza da oynayabiliyorsunuz. Ana hikâyenin dışında yaptığınız görevler yeni kıyafetleri açma, oyun içi para kazanma ya da karakterinizi geliştirme üzerine kurulu.

Evet, sizin de fark edebileceğiniz gibi oyunun ana hikayesini dilerseniz tek başınıza da oynayabiliyorsunuz. Yardım etmek için gelen karakterin yapay zekâsı da gayet başarılı. Ancak bu kısımda biraz da oyunun görev kalitesinden bahsetmek istiyorum. Genelde oyun sizi görevi yapacağınız yerden biraz uzağa bırakıyor. Ana görevi yapabileceğiniz yer dışında sağda solda toplayabileceğiniz eşyalar da bulunuyor. Yani göreve gitmeden önce etrafı da gezebiliyorsunuz, kısa da olsa. Keyifli mi diye sorarsanız, bence değil. Direkt olarak göreve gitmek istiyorsunuz. Peki görevler keyifli mi? Bu konuda oyuna gerçekten çok sinirliyim. Tamam, bir şekilde oyuna çevrimiçi modu ekledin ama neden oyunun hikaye modundaki görevleri sanki çok oyunculu maça girmişiz gibi yapıyorsunuz? Gerçekten insanı oyundan soğutan görevler var. Süper kahramanlar veya süper kahraman olarak sizden belirli bir alanın içerisinde durmanızı ve oraya yaklaşan düşmanları dövmenizi istiyor oyun görev olarak. Üstünüze de öyle az buz değil, sürüsüne bereket düşman geliyor. Yani taktik falan yapmak imkânsız, bir yerden sonra sadece tuşa basıyorsunuz. Ekranda neler olduğuna dair hiçbir fikriniz olmuyor. Azıcık uzaklaşayım nefes alayım deseniz bu sefer de görev başarısız oluyor. Baktığınızda görevin bir mantığı da yok. Tamamen arkadaşlarınızla girdiğiniz de bomboş adam dövebileceğiniz bir görev var. Ne yazık ki görevlerin çoğu böyle. Üstünüze gereksiz sayıda düşman geliyor. Siz de önce taktiksel biçimde sonra da sadece öylesine tuşa basarak düşmanları saf dışı bırakıyorsunuz. Arada sırada bölüm sonu canavarı diyebileceğimiz düşmanlar geliyor. O kısımlar gerçekten keyifli. Görevlerin başlangıç kısımları da aslında keyifli ama oyun, siz görevde ilerledikçe oyunu zorlaştırmak için inanılmaz sayıda düşman gönderiyor üzerinize ve sıkılıp pes ediyorsunuz. Bir de düşmanlar bir anda beliriveriyor. Düşmanların nasıl belirdiğini de açıklamışlar ama yalapşap bir şekilde. Oyun birden hack and slah tarzında bir oyuna dönüyor, sanki Avengers değil de kalitesi bir Devil May Cry oynuyorsunuz gibi. Kısacası oyunun oynanış kısmı bizi hayal kırıklığına düşürür diye beklerken, ters köşe olduk ve oyun bizi oynanış olarak tatmin ederken görevler anlamında hayal kırıklığı yaşattı.


Oyunun hikayesinden bahsetmek lazım bir de. Daha önce gösterildiği gibi Kaptan Amerika’nın ölümü üzerine Avengers ekibi dağılıyor, Inhumans adı verilen yeni bir tür açığa çıkıyor. X-Men tarzı diyebilirim. Kamala Khan yani Ms. Marvel da bu yeni Inhumans türüne ait birisi. Inhuman’ların ortaya çıkma sebebi de Kaptan Amerika’yı öldüren patlama ile aynı patlama. Patlamadan 5 yıl sonra Kamala Khan ile Avengers ekibini tekrar bir araya getirmeye çalışıyoruz. Bu sırada birçok Marvel karakteri ile karşılaşıyoruz. Oyunun ana kötüsü MODOK. Ancak birçok kötü karakter de bulunuyor spoiler vermeyeyim. Bunun dışında tanıdık olan ama oynanabilir olmayan da birçok iyi karakter de oyunda bulunuyor. Marvel çizgi romanlarına hâkim olan biri olarak hikayeyi genel olarak yorumlarsam eğer, ortalama bir hikayeye sahip olduğunu söyleyebilirim. Ancak oyunun merkezinde Kamala karakteri tutulduğu için, kendinizi onun yerine koyabiliyorsunuz ve bu da oyunun hikayesinden ekstra keyif almanızı sağlayabiliyor. Hikâyenin birçok benzerini daha önce çizgi romanlara okumuştum. Bu yüzden ortalamanın belki bir tık üstüne çıktığını söyleyebilirim ama genele bakıldığında Marvel’ın cidden iyi hikayeleri arasında yer bulabilecek bir hikaye değil.


Yeni neslin çıkışına bu kadar az kalmışken ve oyunun da birkaç kez ertelendiğini göz önünde bulundurursak iyi optimize edilmiş ve iyi grafikli bir oyun bekliyordum açıkçası. PC’de oynama şansım olmadı bu yüzden optimizasyonun o tarafını bilmiyorum, ancak PlayStation’da genel olarak FPS kalitesini orta düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Tabii grafik kalitesi apayrı bir konu. Oyunun grafikleri beni nedense hiç tatmin etmedi. Uzak mesafe çizimleri bariz kötü, kaplamalar çok uğraşılmamış gibi ve karakter animasyonları zayıf. Ayrıca karakterin ıslanması gibi anlık fiziksel değişimler de ne yazık ki başarısız. Elbette artık teknolojinin getirisi olarak en kötü oyun bile çok iyi gözüküyor, ancak daha birkaç ay önce The Last of Us çıkmışken bu oyun grafiksel açıdan bence sınıfta kalan bir oyun. Dışarıdan bakıldığında iyiymiş gibi duruyor, ancak detaylara bakmaya başladığınız gibi oyunun grafiksel anlamda sınıfta kaldığını görebiliyorsunuz.

Oyunun sınıfta kaldığı bir diğer yer ise ne yazık ki müzikleri. Aslında şu an popüler olan Disney’in Marvel filmlerine bir bakın ya da bir düşünün. Yaklaşık 20 tane film çıktı, her film için de özel olarak onlarca şarkı yapıldı. Şu an düşündüğünüzde kaç tanesini mırıldanabiliyorsunuz. 1’den fazla değildir sanırım. Aynı oyunda da filmde olduğu gibi kalıcı olmayan, öyle arkada çalsın diye müzikler yapılmış. Oyundaki tüm müzikler sanki menü müziğiymiş gibi. Bu sıkıcılık yetmiyormuş gibi bir de oyunun içerisindeki müzik seçimleri de anlamsız. Hulk ve Ms. Marvel büyük bir savaşa giriyor, ancak arkada lüks bir restorandın tuvaletinde çalan o sakin müzik çalıyor. Ya da Iron Man ile gizli bir şeyi araştırırken, ortamın gerici olması gerekirken arkada sanki büyük bir dövüşe girmişiz gibi inanılmaz hareketli bir şey çalıyor.

Ancak oyunun müzikleri her ne kadar kötüyse de seslendirme kısmı oldukça başarılı. Çoğu insan seslendirmen olarak filmdeki isimleri istedi, ancak buna çoğu oyun şirketinin parası yetmez büyük ihtimalle. Bu yüzden oyun dünyasının popüler isimleri kullanılmış ki onlar da gayet güzel bir iş çıkartmış. Seslendirmenler şöyle: Troy Baker, Nolan North, Laura Bailey, Travis Willingham, Sandra Saad, Darin De Paul, Jeff Schine ve Edmund Kingsley.


Oyunun aslında en merak edilen kısmı çevrimiçi kısmı ve bundan sonra eklenecek olan karakterler ile oyunun nasıl bir yaklaşım izleyeceği. Ekim ayında oyunun yeni karakteri Kate Bishop eklenecek ve oyuna yeni bir hikâye ile birlikte eklenecek. Sonrasında ise Hawkeye eklenecek. Bu iki karakter de ekstra bir hikâye ile eklenecek. Bu gayet güzel bir durum. Ancak oyunun dosyaları içerisinde birçok karakterin ismi bulundu ve bunların oynanabilir karakter olacağı düşünülüyor. Eğer oyuna eklenen her karakter ekstra bir hikâye ile eklenecekse ve bunların hepsi ücretsiz olacaksa gayet güzel bir durum. Hikâyeyi bitirdikten sonra birkaç ayda bir oyunu açar, yeni karakterin görevlerini yapar, hikayesini bitirir, oyunu bırakırsınız. O zaman parasının karşılığını veren bir oyun olur ve uzun bir süre oyunu oynarsınız. Square Enix bu arada bu karakterlerin ücretsiz bir şekilde ekleneceğini söyledi, keza hikâye görevlerinin de. Ancak her karakterin oyuna bir hikâye ile ekleneceğini sanmıyorum. Tekrar ediyorum, eğer eklenirse güzel bir haber ama bence sadece bazı karakterler hikâye modu ile gelecek diğerleri sadece çevrimiçi modu için gelen karakterler olacak. Oyunun asıl para kazanmayı istediği yer de bu kahramanların kıyafetleri gibi duruyor. Kahramanların ücretsiz olacağı zaten açıklandı. Ancak çıkan her yeni kahraman için 10 dolarlık bir battle pass sistemi bulunuyor. Bu da 10 doları ödeyip o karakterin tüm kostümlerini açabilmeniz anlamına geliyor. Oyunun gelir elde etmeye çalıştığı kısım bu kısım. Oyuna eklenecek olan karakterler dışında ana hikâyeye bağlı olmayan çevrimiçi görevler de ekleyeceklerdir. Bu da aslında oyunu ikiye bölüyor. Bir tarafta Destiny tarzı bir çevrimiçi oyun, diğer tarafta da ana hikayesi olan bir oyun.


Eğer Destiny tarzı oyunları seviyorsanız, oyunun çevrimiçi kısmı daha uzun bir süre boyunca desteklenmeye devam edecek gibi duruyor. Yeni karakterler ve yeni görevler ile birlikte uzun bir süre boyunca o kısmı oynayabilirsiniz. Ancak dediğim gibi size hitap ediyorsa. Açıkçası benim hiç ilgimi çekmiyor. Bir de oyunun hikâye kısmı kalıyor. Bu kısmı da daha fazla destekleyecekler mi açıkçası bilmiyorum. Ama şu anda bulunan hikâye görevleri 60 dolar için ya da ülkemizdeki artık kaç para olduğunu takip edemediğim fiyat için yeterli bir içerik değil. İleride ekstra gelen ücretsiz içeriklerle parasının karşılığını verebilir. Size de tavsiyem oyunu şimdi değil, ileride indirime girdiğinde almanız yönünde.

Hatta şöyle bir durum var. Bildiğiniz gibi Destiny ve onun tarzındaki birçok oyun ücretsiz oldu ve asıl kazancı oyun içi satışlardan elde ediyor. Marvel’s Avengers’ın çevrimiçi modu da aynı kaderi paylaşabilir. Ancak yakın bir tarihte değil. Oyunu yeni nesle çıkartırlarsa eğer o zaman ücretsiz bir hale getirebilirler. Hikâye modunu ve çevrimiçi modunu da bu şekilde birbirinden ayırıp iki farklı şekilde sunabilirler. Ancak dediğim gibi bunlar en az 6, 7 ay sonraki durumlar. Eğer çok hoşunuza gittiyse elbette alın, ancak benim tavsiyem oyunun indirime girmesini ve yeni içerikleri beklemeniz yönünde. Çevrimiçi modunu sevenlerin ise en azından bir süreliğine bu olası ücretsiz olma ihtimalini beklemeleri gerektiğini düşünüyorum.