Özellikle bilgisayar oyuncularının en favori oyunları arasında yer alan RPG türündeki oyunlar zaman zaman çok iddialı yapımlar ile karşımıza çıkıyor. Bu oyunları saymaya kalktığımızda ise akla gelen ilk üç isimden bir tanesi kesinlikle Diablo olacaktır. İlk oyunu ile oldukça yankı uyandıran, ikinci oyunu ile ise serinin adını efsaneler arasına yazdırmayı başaran Diablo, çıkacak olan üçüncü oyunu ile de oyuncuları en fazla heyecanlandıran yapımlar arasında yer alıyor.
Hakkında daha fazla detaya geçtiğimiz sene kavuştuğumuz Diablo 3’ün gelmesine ise en azından bir sene daha var. İçerdiği dinamikler ile bir çok oyuna şimdiye dek öncülük etmiş olan Diablo serisini andıran yepyeni bir yapımla da geçtiğimiz günlerde karşılaştık.
Blizzard’ın kurucularından olan bir ekibin ayrılarak kurduğu Runic Games tarafından yapılan oyun bir çok yönüyle Diablo’yu andırıyor. Oyunun belki de en büyük artısı da bu oluyor. Çünkü varolan güzellikleri çok iyi bir biçimde kendi oyun dinamikleri ile birleştirmeyi başarmış.
Oyun adını hikayenin de merkezi konumunda bulunan Torchlight kasabasından almış. Bir çok ırkın barındığı Torchlight dünyasında en önemli noktası ise bolca bulunan madenlerden çıkan Amber taşı. Bu taş varolan dünyanın en büyük enerji kaynağı konumunda. Maden kasabası olan Torchlight’ın yakınlarında bulunan madende meydana gelen patlamalar ve gizemli olaylar ile birlikte madencilik kavramı durmuş ve kasabanın varoluşu tehlikeye girmiştir. Bir çok maceracı gibi bizimde olayı araştırmak üzere Torchlight’a gelişimizle birlikte oyunumuz da başlamış oluyor.
Oyuna başlar başlamaz üç farklı karakterden birisini seçmeniz gerekiyor. Destroyer, Vanquishe ve Alchemist türündeki karakterlere baktığınızda önce biraz garipsesekte bu karakterlerin çoğu RPG’deki karakterler ile benzerlik gösterdiğini anlıyoruz. Destroyer için Warrior, Vanquishe için Rogue ve Alchemist için de Mage yani büyücü sınıfı benzetmesini yapabiliriz. Destroyer sınıfında daha çok kılıç kalkan ön planda yer alırken, Vanquishe’de ateşli silahlar ve oklar, Alchemist sınıfında ise tahmin edilebileceği gibi büyüler daha ön planda yer alıyor. Karakterler bu türler ile farklı kulvarlara ayrılmış olsalarda oyunda yer edinen yetenek ağacı sayesinde benzer türde özellikleri seçtiğiniz karakterde de toplamak mümkün kılınmış.
Mesela oyuna ilk başlayışınızda benim gibi Destroyer seçtiniz diyelim. Bu demek değil ki artık büyüleri kullanamayacaksınız. Seviye atladıkça yetenek puanlarınızı yetenek ağacında dağıtıyor ve bazı özelliklere de bu şekilde kavuşuyorsunuz.
Mesela oyuna ilk başlayışınızda benim gibi Destroyer seçtiniz diyelim. Bu demek değil ki artık büyüleri kullanamayacaksınız. Seviye atladıkça yetenek puanlarınızı yetenek ağacında dağıtıyor ve bazı özelliklere de bu şekilde kavuşuyorsunuz.
Oyunun başında karakter seçimi dışında yapmanız gereken bir diğer seçim de sadık dostunuz oluyor. Kedi (kedigiller diyelim) veya köpek olarak seçtiğiniz bu dostunuz oyun boyunca en büyük yardımcınız oluyor. Verdiğiniz bazı tasmalar ve yiyecekler ile de gücünü koruduğunuz ve yeni yeteneklerini açabildiğiniz dostunuzun ayrıca taktikleri de bulunuyor. Mesela aktif taktiğini seçtiğinizde dostunuz biraz daha serbest olup etrafınızdaki yaratıklara saldırırken defans tektiğini seçtiğinizde ise size daha yakın olmaya çalışıyor.
Oyunun dinamikleri oldukça eğlenceli kılınmış. Büyüleri ve atakları yapmak oldukça kolaylaştırılmış ve bu durum sizi oyuna bağlayan en büyük etkenlerin başında geliyor. Yetenek kullanımları ve aksiyon sistemi oldukça dengeli.
Oyunun alt kısmına büyük bir bar bulunuyor ve bu bar ikiye ayrılmış. Bu iki kısım arasında ise can barınız ve yeteneklerinizi kullanmak için ihtiyaç duyduğunuz MP barınız bulunuyor. Can barınızı sadece iksir ve büyüler ile doldurabilirken MP barınızı ise hem iksirle doldurabiliyor hem de yetenek kullanmadığınız zamanlarda kendisi yavaş yavaş dolmaya başlıyor. Barın kalan iki kısmını ise eşyalarınız, silahlarınız ve yetenekleriniz için kullanıyorsunuz. Dilediğiniz iksiri yerleştirebileceğiniz bu barın sağ tarafında ise vurgulanmış iki kısım bulunuyor. Bu iki kısım kontrol için oldukça önemli kılınmış. Mesela bu iki kısımdan sol tarafa atak, sağ tarafa ise herhangi bir yeteneğinizi koydunuz. Böylece Mouse’un sol tuşuna bastığınızda atak, sağ tuşuna bastığınızda ise o yeteneği kullanmış oluyorsunuz. Diğer kalan kısımlar ise numaralandırılmış ve ister TAB tuşu ile isterseniz de bulunduğu numaraları kullanarak oradaki mevcut yeteneklerinizi kullanabiliyorsunuz.
Oyunda azıları birbirine benzese de bir çok silah ve item bulunuyor. Ateşli silahlardan kılıçlara, baltalara kadar geniş bir yelpazeye sahibiz. Ayrıca bulduğunuz iksirler ve parşomenlere de sıkça başvuruyorsunuz. Mesela bulduğunuz bir parşomen sayesinde bir geçiş kapısı açabilir ve zindandayken bu geçiş kapısı sayesinde rahatça kasabaya geri dönüp, alışverişinizi yaparak kaldığınız yere aynı geçiş kapısından geri dönebilirsiniz.
Oyunun ilk kısımlarında ve kilit noktalarında ortaya çıkan ipuçları da size oldukça yardımcı oluyor. Ayrıca toggle tuşu sayesinde etkilişime geçebileceğiniz tüm eşyaları çok rahat bir şekilde görebiliyor ve ona göre oynuyorsunuz. Toggle tuşunun yanında bulunan Pause modunda ise oyun diğer oyunlarda olduğu gibi duruyor fakat sinematik bir şekilde kamera karakterinizin etrafında dönüyor ve göze hoş gelen bir açı yakalanıyor.
Oyunda bazı mini oyunlarda bulunuyor. Bunlardan en önemlisi ise balık tutma olayı. Oyunun bazı kısımlarında karşılaştığınız bu alanlarda oltanızı çıkartıyorsunuz ve suya daldırıyorsunuz. Bir mini oyun sonucunda ise tuşa doğru zamanda basarsanız balık veya herhangi bir item ile karşılaşabiliyorsunuz. Bu eşyaları karakterinize verebilir veya tuttuğunuz balığı köpeğinize yedirerek belli bir süre özel bir güce kavuşmasını sağlayabilirsiniz.
Oyunun grafik yapısı oldukça şirin tasarlanmış. Renkli olmasının dışında zindanlar ve madenlerdeki grafik paletinin renkleri oldukça uygun olmuş. Ayrıca kullandığınız atak ve yeteneklerinizde ortaya çıkan görsel efektlerde oldukça tatmin edici. Müziklerinde gerekli düzeyde olduğu oyunun en büyük antipatisi ise mekanların birbirine benzerlik göstermesi oluyor.
Sonuç olarak 11 ay gibi kısa bir sürede hazırlanan ve şu sıralar aynı dünyada geçen bir MMO oyunu çalışmalarının da söylendiği Torchlight, son zamanlarda karşımıza çıkan en özgün yapımlardan birisi olmuş. Torchlight türü ve özellikle Diablo severleri uzun süre keyifle oyalayacaktır.