Haftalık oyun önerilerinin on altıncısındayız. Bu hafta Hotline Miami tarzı aksiyonun son derece yüksek olduğu bağımsız bir yapım önereceğim. Diğer öneri yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Bu öneri yazılarında az bilinen oyunlar gibi bir konsept altında da kalmayacağız. Örneğin; The Last of Us Part II yayınlanmadan bir iki hafta önce The Last Of Us’ın ilk oyununu önerebiliriz. Bunun sebebi tavsiye ettiğimiz oyunu, o hafta içerisinde oynamanızın daha iyi olacak olması. Eğer bilindik bir oyunu önerirsek; yazının içeriği oyunu tanıtmak yerine, oyun için bir inceleme veya oyun hakkında konuşmak istediğimiz şeyler tarzında olacaktır. Şimdi önerdiğimiz oyuna geçelim.
Mr. Shifty
Yayıncılığını tinyBuild’in yaptığı, geliştiriciliğini ise Team Shifty’nin yaptığı bağımsız aksiyon oyunu Mr. Shifty, 2017 yılında yayınlanmıştı. Eğer Hotline Miami oynadıysanız veya biliyorsanız Mr. Shifty’nin oynanışına ve aksiyonuna oldukça aşinasınız demektir.
Mr. Shifty aynı Hotline Miami gibi oldukça yüksek tempolu bir aksiyon oyunu. Aksiyon yüksek olunca da oynanış oldukça dikkat çekici hale geliyor. Mr. Shifty, aynı Hotline Miami gibi üstten görünüme sahip bir oyun ve genel olarak amacınız, bir yere girip içerdeki tüm düşmanları öldürüp görevinizi yapıp dışarı çıkmak. Yüksek temposu sayesinde oyun içerisinde birçok kez ölüp yeniden başlayabiliyorsunuz. Bu yüzden herhangi bir bekleme süresi olmaması da yine aynı Hotline Miami de olduğu gibi oyundan hiç kopmadan devam etmenizi sağlamış.
Elbette Hotline Miami’den bazı farklılıkları bulunuyor bu oyunun. Oyunun da güzel olan kısmı zaten bu farklılıklar. Oyunun en temel özelliği ışınlanma. Ancak öyle uzun bir ışınlanma değil, üst üste 5 kere kullanabildiğiniz bir ışınlanma ve sizi uzak bir yere değil, bulunduğunuz konumdan 1 metre ileri veya geriye doğru atan bir ışınlanma. Işınlanma tuşuna bastığınızda imleciniz ne taraftaysa oraya doğru ışınlanıyorsunuz. Eğer X-Men evrenine hakimseniz aynı Nightcrawler tarzı bir yetenek olduğunu söylyebilirim. Tabi, bu ışınlanmayı yan odaya geçmek veya düşmanın arkasına geçmek gibi durumlarda da kontrol edebiliyorsunuz. Ayrıca dediğim gibi yüksek bir tempoya sahip ve üst üste 5 kere ışınlanabiliyor olmanız bu tempoyu öldürmüyor. Çünkü ışınlanma yeteneğinin bekleme süresi oldukça kısa. Bu yüzden sürekli bir yerlere ışınlanabiliyorsunuz.
Dövüş mekaniği de aslında bu ışınlanma üzerine kurulu. Genelde girdiğiniz yerde çok sayıda düşman bulunuyor ve bunları hızlıca ışınlanarak dövüyorsunuz. Ateşli silah kullanmıyorsunuz, genelde yumruğunuzla takılıyorsunuz, ancak bazen sağdan soldan sopa gibi şeylerle de oynayabiliyorsunuz. Bu bulduğunuz silahlar elinizde kısa bir süre kalıyor. Düşmanlar sizi tek vuruşta öldürebiliyor, bu yüzden oldukça hızlı davranmanız gerekiyor. Siz de başlangıçta düşmanları tek yumrukta öldürebiliyorsunuz, ancak sonrasında düşman çeşitleniyor ve farklı silah kullanan düşmanlar ve daha zor öldürülen düşmanlar oyuna ekleniyor. Bu da siz oyuna alıştıktan sonra oyunun zorluğunu biraz arttırıyor ve daha keyifli bir oynanış sunmaya başlıyor. Ayrıca oyunda bir de kombat sistemi bulunuyor. Klasik bir şekilde düşmanlara hasar almadan üst üste vurursanız, alttaki bar doluyor ve dolduğunda kısa süreliğine zamanı yavaşlatıyorsunuz. Zorda kaldığınız durumlarda oldukça işinize yarayan bir özellik.
Bunun dışında oyunun içerisine ışınlanmayı kullanarak çözmeniz gereken bazı bulmacalar da eklenmiş. Çok zorlayıcı olmasa da bir çeşitlilik sağlıyor. Ya da bazen büyük düşman gruplarına karşı saldırmak yerine kısa yoldan hepsini öldürebilme gibi bazı küçük detaylar da eklenmiş. Bunları da yine sizin akıl etmeniz gerekiyor çoğu zaman. Bir de bazen kimseyi öldürmeden kaçtığınız bölümler oluyor. Bu kısımlarda da refleksinizi ve ışınlanma yeteneğinizi kullanıyorsunuz. Kısacası oynanış anlamında oldukça çeşitlilik sağlanıyor ve sizi sıkmıyor kesinlikle.
Görsel olarak da ne iyi ne de kötü denebilecek bir kalitede oyun. Ancak Hotline Miami’deki o yaratıcılık ne yazık ki yok. Klasik bir görselliğe sahip kısaca. Bölüm tasarımları ise Hotline Miami ile birebir dersem, abartmış olmam. Başladığınız bölümün içerisinde çeşitli odalar bulunuyor, odaları temizliyorsunuz ve sonraki kata geçiyorsunuz, aynı şeyleri orada da yapıyorsunuz. Bölümü bitirdiğiniz zaman, o bölüm için olan istatistikleriniz gösteriliyor size. Her bölümün başında ve sonunda da hikâyeye dair detaylar öğreniyorsunuz ve bir sonraki görevinizi öğreniyorsunuz. Bu kısımda da bir eleştiri de bulunacağım. Hotline Miami ile benzerliğinden dolayı ister istemez karşılaştırıyorum. Hotline Miami’de bildiğiniz gibi kaliteli oynanışın yanında kaliteli de bir hikâye bulunuyordu. Ancak bu oyunun hikayesi üzerinde çok da durulmamış. Bu yüzden çok da bahsedilecek bir yanı yok.
Eleştireceğim bir diğer nokta ise müzikler. Bu kadar temposu ve aksiyonu yüksek olan bir oyunda müziklerin daha çeşitli ve daha tempolu olmasını beklerdim. Ancak öyle bir müzik kullanılmış ki sanki oyunun başından sonuna kadar aynı müzik çalıyor gibi. Her ne kadar hareketli bir müzik olsa da ajanlık temasına uygun bir müzik kullanılmış. Bu kısımda da yine kulaklarım Hotline Miami’nin o psikedelik müziklerini aradı.
Sonuç olarak toparladığımda ise oyunun sinir ve stres için çözüm niteliğinde olduğunu söyleyebilirim. Tabii bu yer yer bölüm geçemeyince sizi sinir stres sahibi de yapıyor. Yüksek temposuyla gerçekten başarılı bir oyun ve ışınlanma özelliği çok iyi düşünülmüş. Çok iyi düşünülmesinin yanında oyuna çok da güzel yedirilmiş ve oyunu çok daha güzel bir hale getirmiş. Eğer Hotline Miami seven biriyseniz bu oyunu da mutlaka oynayın. Ya da bu tarz hızlı tempolu oyunları seviyorsanız da mutlaka oynayın derim.
Mr. Shifty şu anda PC, Nintendo Switch, PlayStation 4 ve Xbox One’da bulunuyor. Fiyatı gereği Steam’den almanızı tavsiye ederim, oynanış olarak da daha rahat. Şu anda Steam’de 24,00 TL’ye satılıyor. Ancak indirimlerde 12,00 TL’ye kadar düşebiliyor fiyatı.