Vahşi batı temalı yapımları seviyor hele bir de benim gibi pixel aşığı biriyseniz aradığınız ilaç tam da önümüzde duruyor. Piksellerle dolu, kurşunların havada falso çizdiği ve intikam sosu ile süslenen sıcacık bir atıştırmalık için sizi şöyle alalım. Çünkü Westerado Double Barreled tam da aradığınız özelliklere sahip bir yapım.
Öncelikle uyarayım, başta da söylediğim gibi Westerado atıştırmalık bir oyun. Yani çok derin bir kurgu ya da saatlerinizi harcayacağınız bir macera beklemeyin. Fiyat performans olarak biraz dengesiz bir yapımla karşı karşıyayız. Çünkü sadece hikaye moduna odaklanırsanız oyunu maksimum 1, 1.5 saatte bitirmeniz mümkün. Bu da oyunun en büyük handikaplarından birisi.
Hikaye modu bu kadar kısa olsa da bu vahşi dünyada ailemizin katillerini bulmaktan başka yapacak daha birçok şey bulunuyor. Alacağınız yan görevleri yaparak cebinize birkaç kuruş atabilir ve kazandığınız bu paraları poker masasında hunharca harcayabilirsiniz. Üstelik yan görevler oyunun atmosferine oldukça uygun. Mezarlık çevresini mesken tutan haydurları def etme, posta arabasının güvenliğini sağlamak gibi farklı görevleri oyun alanında bulunan diğer karakterlerden almanız mümkün. Yapacağınız bu yan görevler oyun süresine birkaç saat daha ekliyor.
Konu vahşi batı olunca tabi ki at sürme dinamiği de ucundan oyuna eklenmiş. Az önce de söylediğim gibi aldığınız bazı özel görevlerde ya da haritanın farklı noktalarına gitmek için atınızı kullanabiliyorsunuz. Tabi bu dinamik belli sınırlar içerisinde işliyor. Yani atımı alayım da dağ bayır kendi kafama göre gezeyim gibi bir seçenek söz konusu değil.
Westerado oynanış dinamikleriyle kolay ve kolay olduğu kadar da keyifli bir yapıya sahip. Mermi doldurma, silah çekme ve ateş etme dinamikleri oynanışın temelini oluşturuyor. Tabi kullandığınız silaha göre farklı noktalara yoğunlaşmak mümkün. Tek bir noktadan gelen düşmanları aşağı etmek bir hayli zor. Bu yüzden özellikle kalabalık düşmanlara karşı sürekli yer değiştirmeli ve uygun anı yakaladığınızda tetiği çekmelisiniz.
Tabi sizin kadar düşmanlar da hareketli bir yapıya sahip. Vahşi batının en hızlı silah çeken kovboyu benim dediğiniz anda mermi manyağı olabilirsiniz. Oyundaki can barı bulacağınız şapkalara atanmış durumda. Yani canınız azaldığında düşmandan düşen şapkaları alabiliyorsunuz. Tabi attığınız her kurşun bir şapka düşürmüyor.
Oyunda bir de co-op moduna yer verilmiş. Lokal olarak girebileceğiniz bu co-op modu doğal olarak oyunun keyfini de ikiye katlıyor. Friendly Fire açık olduğundan sık sık hararetli sahneler yaşanıyor ama bu durum oyunun heyecanını da arttırmış. Ehh bir de öldüğümüzde aynı yataktan çıkmasak daha iyi olabilirmiş.
Piksel piksel grafikleriyle kendine münasır bir görüntü çizen Westerado'nun en başarılı olduğu yönlerden birisi de oyunun müzikleri. Her bölgede farklı bir tını ile karşımıza çıkan oyunun özellikle ana tema müziği bir müddet kulağınızdan gitmeyecektir.
Sonuç olarak Westerado farklı tarzı ve sunumuyla keyifli bir oynanışa sahip. Buna rağmen oldukça kısa bir süreye sahip olması ve kısıtlı yangörevler oyunun en büyük handikaplarını oluşturmuş. Spagetti Western tadında olan Westerado genel olarak bizden 7.6 alıyor.