TV'de yayınlanmaya başlamasından itibaren CSI dizisi çok kısa sürede kendisine büyük bir hayran kitlesi toplamayı başardı. Bu tarz dizilerin en önemli özelliği, bölümlerin birbirlerine sıkı sıkıya bağlı olmamasıdır. Arada 3-4 bölüm kaçırsanız bile, diziye devam edebilirsiniz. Bu sebeple bu tarz diziler daha çok kişi tarafından izlenebiliyor. CSI bu konuda en çok seyircisi olan bir dizi. Öyle ki, ana diziden ayrı bir çok farklı versiyonla da yayına devam ediyor.
Deadly Intent, dizinin formatına çok yakın bir oyun deneyimi sunuyor. Çözmeniz için 5 ayrı dava sunuyor size. Her dava, birbirinden bağımsız ve her biri bir dizi bölümü gibi başlıyor ve bitiyor. Bölümlerin başında, kısaca size olayın özeti sunuluyor ve kendinizi cinayet mahalinde buluyorsunuz. Yapmanız gereken, etrafı araştırmak, ipuçlarını toplamak ve topladıklarınızı laboratuvarda incelemek. Bu sayede yeni ipuçlarına ulaşıyorsunuz ve olayı çözmeye çalışıyorsunuz.
Oyunda birden fazla yerde bulunmanız gerekiyor. Her bölüm, cinayetin işlediği mekanda başlıyor. Hemen görgü tanıklarıyla konuşuyorsunuz ve mekandaki delilleri toparlayıp numaralandırıyorsunuz. Ardından merkeze giderek bulduklarınızı inceliyorsunuz. Daha sonra morga gidip cesedi inceleyen doktorun fikirlerini alıyorsunuz. Bu arada gitmeniz gereken yeni yerler çıkıyor ve bu mekanlarda da araştırma yapıyorsunuz. Arada şefin odasına gidiyor ve ondan tutuklama izni veya arama izni alıyorsunuz. Daha sonra bir şüpheli bulursanız, sorgulama odasında sorguluyorsunuz. Bütün bölümler genelde bu sırada ilerliyor. Karışık gibi gelse de, aslında değil. İlk bölüm oldukça kolay. Sizi oyuna alıştırıyor. Bir kere alışıp da neyin nerede olduğunu öğrendiğinizde, sonraki davalarda herşeyi çabucak halledebiliyorsunuz.
Merkez binasındaki laboratuvar bölümü, iki kısımdan oluşuyor. Sol tarafta bilgi işlem odası, sağ tarafta da medikal kısmı var. Sol tarafta parmak izi, ses ve video kayıtlarının incelenmesi gibi işlemleri yapabiliyorsunuz. Sağ tarafta ise DNA testleri, mikroskop incelemeleri, döküman incelemesi gibi işlemler yapıyorsunuz. Bu işlemler her bölümde belirli bir sırayı takip ediyor. Birini yapıp bitirmeden, bir diğerine geçmeniz pek mümkün olmuyor. Oyunda bu tarz bir serbestliğin olması daha iyi olabilirdi. Ama herşey çok lineer ilerliyor ve bu da oyunu çok basit yapıyor.
Etrafı, karakterimizin gözünden görüyoruz. Serbestçe ilerleme şansımız yok. Sadece etrafa bakarken çıkan oklarla o yöne doğru ilerleyebiliyoruz. Bulunduğumuz yerlerde, sağa sola bakmamız mümkün. Ama aşağı yukarı bakamıyoruz. Aslında bakmamıza da gerek olmuyor çünkü sağa sola kafamızı çevirdiğimiz esnada, önemli kısımlara otomatik odaklanılıyor. Genelde görmemiz, bulmamız gereken cisimler, bize gösteriliyor.
Şu ana kadar çıkmış bütün CSI oyunları, grafik konusunda iddialı olmadılar. Deadly Intent de grafik konusunda günümüz teknolojisini yakalayamamış. Kaplamalar fena sayılmaz. Karakterler ise 3-4 yıl öncesinin oyunlarındaki karakterler gibi. Bu tarz bir oyunda, muhteşem grafiklere pek gerek olmasa da, insanın gözü şaşırtıcı detayları ve ışıklandırmaları arıyor. Oyun esnasında araya giren video görüntüler ve teaser görüntülerle sizi dizinin havasına sokmaya çalışmışlar. Bir süre sonra bu video görüntüler tekrar ettiği için geçmek isteyeceksiniz. Ama dizinin havasına sokma konusunda da başarılı oldukları kesin.
Müzikler, diziden duyduğumuz melodilerden oluşuyor. Genelde arka planda sakin sakin size eşlik ediyorlar. Karakter seslendirmeleri, başarılı sayılır. Karakterlerin hareketleri çok gerçekçi olmadığından ve ağız hareketleri de konuşmalara uymadığından, seslendirmelerdeki başarı da biraz gölgede kalıyor. Halbuki oyunun en başarılı kısımlarından birisi, seslendirmeleri.
Oyunun belki de tek sorunu, kontrolleri. PC versiyonunda mouse ile çok rahat oynanan oyun, konsollarda gamepad ile biraz zorlayacak sizleri. Çünkü mouse okunu ikonlara denk getirmek, gamepad'ler ile pek kolay değil. Özellikle DNA incelemesi veya mikroskopla inceleme yapma esnasında birden fazla ikona ard arda tıklamanız gerektiği zamanlarda, çok zorlanacaksınız. Neyse ki normal yön tuşları ile de ikonlar arasında dolaşabiliyorsunuz. Bu kısmen bir çözüm sağlasa da, en alttaki bir ikona gitmek için 5-6 kere aşağı tuşuna basmak da bir süre sonra sıkıyor.
Oyunun online modu yok. Sadece 5 bölümden oluşuyor ve bunlardan son iki tanesi sizi gerçek anlamda zorluyor. Bölümler ortalama 40-50 dakikada bitirilebiliyor. Dizi bölümleri de ortalama 45 dakika sürüyor zaten. Yani bu oyunu oynayıp bitirdiğinizde, 5 CSI bölümü izlemiş gibi olacaksınız. Siz oynarken birileri sizi izlerse, onlar sizden daha çok eğleneceklerdir. Bu tür oyunları tek kişilik oynamaktansa, arkadaşlarınızla oynamak daha eğlenceli olabilir. Hatta ailecek dedektiflik yapmak gibi bir şansınız da var. Kaçırmayın derim. CSI fanatiği iseniz zaten bana laf düşmez. Ama dedektiflik, cinayet çözme ve gizemli olaylardan da hoşlanıyorsanız, bu oyunu alın. Hatta diğer CSI oyunlarına da bir göz atmanızda fayda var.