Serinin en iyisi olarak kabul edilen ve efsanenin başladığı oyun olarak bilinen BattleField 1942'nin devamı olan BattleField 1943 Pasifik hem konsolara hemde PC'ye indirilebilir bir oyun olarak çıkıyor. Bu oyunun en büyük özelliği çok kapsamlı bir BattleField olması yerine aksiyona ve anlık eğlenceye yönelik olması. Oyun level sistemi veya zamanla açılan silahlara sahip olmak yerine hemen başladığınızda herşeyi seçebilmenize dayanıyor ancak yinede prestijinizi arttıran level atlıyabiliyorsunuz.
Ayrıca serinin en son bombası BattleField Bad Company gibi tek kişilik bir senaryoyada sahip değil onun aksine sadece üç harita ve tek çeşit oyun şekli ile oynayabiliyorsunuz. Oyun maksimum 24 kişi destekliyor ve korkunç iyi grafiklere sahip değil ama çizgi film karakterleride yokl daha ziyade yeteri kadar grafiklere sahip olduğu söyleniyor. Videolardan da anlaşılıyor ki bu kadar aksiyonun arasında ölüm kalım savaşı verirken çokda fark edilecek gibi değil.
Aksiyonun ve serinin en çok sevilen araç kullanabilme özelliği burda da var. Savaş uçakları, bombardıman uçakları, botlar, tanklar ve zırhlılar ayrıca ulaşım araçları yani Jip gibi araçlarda mevcut. Birde yine zevk alarak kullandığımız AA Gun yani hava savunma silahı yada makinalı tüfek gibi sabit şeylerde mevcut. Aksiyona dayalı ve basitleştirilmiş bir oyun olduğunu söyledik zira oyunca cephane gibi bir sıkıntınızda yok kısaca cephaneniz hiç bitmiyor ve size cephane temin edecek kişiler yada yerler aramak zorunda kalmıyorsunuz. Ayrıca Japon'ları oynarsanız Samuray kılıcı Katana'yıda kısa mesafede kullanabiliyorsunuz.
Önceki oyunların aksine bu oyunda üç çeşit karekterden birisi olabiliyorsunuz. Piyade (Infatary) , öncü (Scout) ve tüfekli asker (rifleman). Burda öncüler tahmin ettiğiniz gibi keskin nişancılar oluyor. Bunlar ayrıca patlayıcı uzmanları yani yollara bubi tuzağı kurup jiple gelenlere süpriz yapabiliyorsunuz. Piyadeler ise kısa mesafe savaşçıları bunlar makinalı tüfeğe ve araçları yok edebilecek bazukalarada sahipler, aynı zamanda tüm araçları tamir edebiliyorlar buda bazı durumlarda oldukça işe yarıyor.
Son birlik olan tüfekli asker seçeneği orta mesafeden savaşa yönelik ve el bombası atarı ilede tam bir anti personel birliği. Toplam boyutun sadece 350 MB civarı olduğu ve 15-20$'dan satılacağı söylenenler arasında. İndirilebilir bir oyun olduğundan PC'de kim tarafından dağıtılacak belli değil ama Steam veya Windows Live MarketPlace olabilir. Konsollarda ise XBox Live Arcade ve PSN yani Playstation Network üzerinden satışa çıkacak.
Pasifiğin güzel kumsalları ve güneşi altında üç farklı haritada oynanacak bunlar daha önceden de tanıdığımız ve çok sevdiğimiz haritalar Iwo Jima, Wake Island, ve Guadalcanal. Oyun tipi ise Conquest yani ele geçirilemeyen merkez bayraklar mevcut ve diğer bayraklardan çoğunluğunu ele geçirirseniz karşı tarafın rakamları zamanla düşmeye başlıyor.
Bir yandanda her ölen kişi içinde rakamlar düşüyor. Öldüğünüzde önceki oyunların aksine bu oyunda otomatik olarak en çok ihtiyaç duyulan yerden yani çatışmanın olduğu yere yakın bayraktan tekrar oyuna katılabiliyorsunuz buda aksiyonu hep canlı tutuyor. Araç kullanırken yapılan iyileştirmelerde bahsediliyor. Mesela Bad Company'de olmayan uçak kullanımı var ve Jip'lerde artık kullanırken arkasını savurabiliyorlar.
Tanklarda ise ekstra Coaxial makinalı tüfek bulunuyuor yani iki kişi binebiliyorsunuz. Takım (Squad) BattleField 2'deki kadar gelişmiş şekilde kullanılıyor. Binalar ve ağaçlar patlamalar tank gibi araçlarla dümdüz olabiliyorlar yani bildiğimiz FrossBite motorunun son versiyonunu kullanıyor. En ilginç eklenen özellik ise haritalarda bulunan radar istasyonlarına girip içerden kitledikten sonra istediğiniz yere hava saldırısı düzenleme emri verebiliyorsunuz. Böylece gelen bombacılar istediğiniz noktayı dümdüz edebiliyorlar.
Tam olarak nereyi bombalayacaklarını ise limitli bir şekilde bombardıman uçaklarının kumandasına geçerek yapabiliyorsunuz. Burda sağa sola yön verebilirken bomba bırakma kısmına geçipte alt tarafa bakarak bırak emri verebilirsiniz. Bu sırada adada hava saldırısı sirenleri çalarak herkes üzerinde bir stres yaratarak atmosfere büyük katkısı oluyor.