Bilinmeyene karşı olan merak ve hayal gücü birleşince, birbirinden farklı yapım ve içerikler ile karşılaşıyoruz. uzaylı istilası şüphesiz bu söylemin en büyük desteği konumunda. Oyun tarafına baktığımızda ise son dönemde bu işi başarıyla göğüsleyen XCom dikkat çekiyor.
Kökü 90'lı yıllara dayanan yapım geçtiğimiz yıl çıkan sıra tabanlı oyunu ile özüne sadık kalmış ve otoritelerin gözüne girmeyi başarmıştı. Duyurusunun aksine büyük bir değişime uğrayan Bureau XCom ise Enemy Unknown'un bıraktığı yerden ipi göğüslemeye çalışacak.
Bureau XCom genel olarak takım bazlı oynanışa pür dikkat kesilse de hikaye ana karakterimiz olan William Carter etrafında şekilleniyor. Saldırının ilk anlarında oldukça ilginç bir detayla karşımıza çıkan Carter, kısa süre içerisinde teşkilatın içinde sivriliyor ve bu saldırıya karşı önemli bir yere sahip oluyor.
1962 yılında geçen oyun doğal olarak dönemin tüm atmosferine sahip. Soğuk savaş dönemi ve Amerika'nın kıyamet senaryolu hikayelerine ev sahipliği yapan yıllardayız. Görev için gittiğimiz yerleşkeler, karşılaştığımız araçlar ya da hayat tarzı tam anlamıyla dönemin havasını yansıtıyor. Tabi işin içine uzaylılar ve bilim kurgu havası girince sahip olduğumuz özellikler ve silahların dönemin çok ilerisinde olduğunu söylemek lazım. Zaten oyunu keyifli kılan noktalardan birisi de bu.
Bureau XCom ilk bakışta sıradan bir TPS havasına sahip olsa da savaş sisteminde önemli taktikler barındıran bir yapım. Yanınıza alacağınız yoldaşları seçmekten onlara vereceğiniz komutlara kadar geniş bir hareket silsilesi bulunuyor. Evet Enemy Unknown'da olduğu gibi gene takım arkadaşlarınızı seçiyor ve onların hayatları da sizin avuçlarınıza bırakılıyor.
Takım arkadaşı seçme işleminde karakterin saçı, tipi, kıyafetleri ve geçmişine kadar yüzeysel seçimlere yer verilmiş. tabi sınıf seçimi ile yaptığınız bu seçenek kısmı, takım arkadaşınızın da ana özelliklerine etki ediyor. Yani Support, keskin nişancı, engineer ya da comando gibi sınıflar ile ihtiyacınız olan ekibi toplamanıza izin verilmiş.
Tabi takım arkadaşlarınız savaş sırasında düştüğünde onlara el uzatmanız gerekiyor. Yoksa eğitip, seviyesiniz yükselttiğiniz daha doğrusu gerçekten can yoldaşınız haline gelen takım arkadaşınız oyuna veda ediyor. Bu da oyunda çok daha dikkatli ve taktiksel bir şekilde ilerlemenizi zorunlu kılıyor. Tabi taktikler dışında bodoslama aksiyona da dalabiliyorsunuz. Bu gidişat normal çatışmalarda bir nebze işe yarasa da daha önemli mücadelelerde size tahtalı köyün tabelasını işaret ediyor.
Oyunun savaş dinamikleri yer yer brother in Arms, yer yer Mass Effect serisini andırmakta. Takım arkadaşlarınızın siper alacağı noktaları, hangi özellikleri kullanacaklarını çok rahat bir şekilde seçebiliyorsunuz. Zaten oynanış tarzı TPS olsa da bu taktik ilerleyişi ile Battle Focus özelliği ön plana çıkarılmış. Fokuslandığınız düşmanlarınıza karşı yaptığınız ataklar size Combo Kill olarak geri dönüyor. yani düşmanın görüşünü engelleyip, onu havaya kaldırarak, keskin nişancı ile pekmezini akıtırsanız yaptığınız bu sıralı seçim rakibinizi alaşağı ettiği gibi size combo kill bonusunu da sağlıyor.
Bulduğunuz sırt çantaları, yeni silahlar ile takımınızı güçlendirebiliyorsunuz. Bunun yanı sıra savaştaki deneyiminiz karakter seviyesine de etki ediyor. Seviye atladıkça yeni özelliklerin kilidini açabiliyorsunuz. Tabi takımınız kalabalıklaştıkça bazı dostlarınızı büroda bırakmanız gerekiyor. Bu da karakterler arası dengeyi bozacağından geride bıraktığınız takım arkadaşlarınızı da farklı görevlere göndermenize izin verilmiş. Bu kısımda görev derecesi ve göndereceğiniz takımın seviye dengesi önem teşkil ediyor. Eğer yüksek seviyeli bir göreve çaylak takımını gönderirseniz bu onlar için bir intihar görevi olabilir.
Sonuç olarak XCom, barındırdığı taktiksel özellikler ve ufak dokunuşlarla sahip olduğu RPG dinemikleriyle iyi bir görünüm çiziyor. Sahip olduğu diyalog yapısının hikayeye etki etmesi, aldığımız görevlerde çeşitliliğin artması ve hikayenin sürükleyici olması yer almasını dilediğimiz diğer unsurlar. Çıkış tarihine kısa bir süre kalan Bureau XCom, kurak geçen yaz aylarımızı bir nebze de olsun serinletecek bir kapasiteye sahip.