Cole McGrath, Empire City’de yaşayan bisikletli bir kuryedir. Bir gün Cole’ün taşıdığı bir paket şehir merkezinde devasa bir patlamaya neden olur. Cole, 2 hafta bilincini kaybetmiş bir şekilde yattıktan sonra kendine gelir ve özel güçlere sahip olduğunu keşfeder.
Patlamanın olduğu bölgede kazadan tek kurtulan insan kendisidir. Şehir ordu tarafından karantinaya alınmasına rağmen patlamayla birlikte Empire City büyük bir kaos’a doğru sürüklenmiştir. Polis’lerin bir kısmının öldüğü bir kısmınınsa ortaya çıkmaktan korktuğu bu kaos ortamında Reapers adı verilen çeteye ait hırsızlar ve yağmacılar şehrin sokaklarında terör estirmeye başlamıştır.
Medya ise patlamanın sorumlusu olarak C
ole McGrath’ı göstermektedir. Böyle bir ortamda
Cole aranan adam olarak patlamanın gerçek sorumlusunun kim olduğunu bulmak ve
Reapers’ın terror estirdiği
Empire City sokaklarında hayatta kalmak zorundadır.Oyunun çizgi roman tarzında hazırlanmış açılış intro’sunda da izleyeceğiniz üzere kahramanımızın hikayesi bu şekilde başlıyor.
Bir demo için oldukça uzun bir oynanış süresi içeren Infamous Demo’su, gece ve gündüz zamanlarında geçen 2 farklı bölüm içeriyor. Gündüz bölümü olarak adlandırabileceğimiz ilk bölümde görevimiz sivillerin bulunduğu trenin güvenli bir şekilde istasyona varmasını sağlamak. Bunu yaparken tren yolunun altında bulunan cihazları aktif hale getirmek, tren yolunu tıkayan araçları temizlemek gibi faaliyetleri yerine getirirken aynı zamanda bize saldıran gangsterlerle de çarpışıyoruz. Gece bölümünde ise bir bölgede bulunan sağlık malzemelerini korumakla görevliyiz.
Tabi bu esnade farklı yönlerden malzemeleri yok etmek için araçlı veya araçsız olarak saldıran gangsterlere karşı koymak zorundayız. Ayrıca bu saydığım ana görevlerin yanısıra yan görevler de bulunmakta. Örneğin bir yan görevde su deposunun üstündeki cihazı patlatmamız istenirken, bir başka yan görevde gangsterlerin kontrolündeki yakıt tankeri benzeri bir aracı patlatmamız gerekiyor. Kısaca özetlemek gerekirse görevlerin birbirini tekrar etmeyen ve keyif veren bir yapıda olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Biraz da oynanıştan ve karakterimiz
Cole’ün özelliklerinden bahsedelim. Öncelikle şunu belirtmeliyimki oyun çok rahat ve kullanışlı bir kontrol sistemine sahip.Elektriksel güçlere sahip olan karakterimizi 3. şahıs kamera açısından yönettiğimiz oyunda
L1 tuşuna basılı tutarak omuz kamerasına geçip
R1 tuşunu kullarak elektrik kıvılcımı,
X tuşunu kullanarak elektrik dalgası yollayabiliyor,
kare tuşunu kullanarak ise elektrik topu fırlatabiliyoruz.
Fırlatılan elektrik topları düştükleri yerde etkili bir patlamaya sebep olurken, patlamanın etkisindeki bölgede bulunduğumuz takdirde karakterimizin dahi
ölmesine neden olabiliyor. (Bunun yanısıra örneğin
Cole bir havuza girdiğinde taşıdığı elektriğin suya teması sonucu zarar görüyor ve enerjisi azalmaya başlıyor. Bu yüzden oyunda
su’dan uzak durmakta fayda var.)
L2 tuşuna basılı tutarak ise tükenen elektriğimizi sokaklardaki çeşitli kaynaklardan (trafik lambaları, arabalar, elektrik direkleri,insanlar vs) şarj edebiliyoruz. Serbest bir oynanışa sahip olan oyunda hemen heryere tırmanmak mümkün. Ayrıca zıpladıktan sonra havada elektrik vasıtasıyla uçarak süzülmek, bir yere tutunurken elektrik topu/kıvılcımı fırlatabilmek, havadan elektrik tüklü bir şekilde yere çakılmak..gibi bazı farklı hareketler sergilemek te mümkün. Yaralanmış düşmanları farklı şekillerde öldürmeye olanak veren, yaralanmış insanları öldürmenizi veya iyileştirmenizi sağlayan bir sistemin de oyunda bulunduğunu eklemek istiyorum.
Bunun yanında oyunda kendinizi iyi veya kötü yönde geliştirmek, kahraman veya anti kahraman olmak tamamıyla sizin elinizde.
Olaylar gelişirken çevredeki insanlara zarar verebilir veya onlara yardım edebilirsiniz. ( iyi bir kahramansanız
Cole’un elektriği mavi, anti kahramansanız
Cole’ün eletriği kırmızı renkli olacaktır ) Buna bağlı olarakta sahip olunan güçler değişiklik gösteriyor.
Oyunun grafiksel yönünden ve diğer özelliklerinden bahsedecek olursak; Empire City gerçekten yaşayan bir şehir izlenimi veriyor. Olaylara gore tepki veren insanlar çatışma anlarında panik halinde kaçışırlarken örneğin ortalığın sakin olduğu bir anda sizi gördüklerinde fotoğrafınızı çekip sizi övücü cümleler sarfedebiliyorlar. İyi modellenmiş farklı mekanlar içeren Empire City’nin gerçekten büyük bir ölçeğe sahip.
Bu büyük ölçeğe rağmen oyunun grafiklerinin gayet güzel olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. ( Oyunda kullanılan kaplamaların kalitesi de kendini belli ediyor) Bunun yanısıra oyundaki efektler ve patlamalar da grafiklerin kalitesine yakışır cinsten bir iş çıkarıyorlar. ( Demo’nun hangi tarihe ait olduğunu bilmiyorum fakat Sucker Punch bu konuda gerçekten başarılı bir iş çıkarmış)
Oyunda kullanılan müziklerin ,seslendirmelerin ve ses efektlerinin de sırıtmadığı ve oyunun atmosferine olumlu yönde katkı yaptığı açıkça görülüyor.
Yazıyı özetlemek gerekirse; Demo’su itibariyle Ps3’ün bu yılki hitlerinden biri olma potansiyeli çok yüksek olan, 26 Mayıs’ta Amerika’da, 29 Mayıs’ta Avrupa’da Ps3 sahipleriyle buluşacak olan Infamous’ın tam sürümünü heyecanla beklediğimi açıkça söyleyebilirim. (Eğer Infamous ön siparişi ile demo koduna sahip olup demoyu deneme şansınız olmadıysa , 21 Mayıs’ta PSN’de yer alacak demo’yu beklemenizi tavsiye ederim.)