Battlefield: Play4Free
Samet Konuksal

Sayfa 1

Ölüm ile yaşam arasındaki ince bir çizgide, tankların, helikopterlerin olduğu mükemmel bir savaş atmosferi… Nedense Battlefield serisi, bu atmosferi sunduğu için benim gönlümde her zaman farklı bir yere sahip olmuştur.
 
Daha çok savaş simülasyonuna kayan yapısıyla kendine güçlü bir kitle edinen Battlefield serisi, geçtiğimiz sene çıkan Bad Company 2 ile yine büyük bir başarı elde etmişti. Battlefield serisi hayranları şu sıralar heyecanlı bir şekilde Battlefield 3’ü beklerken, DICE, Battlefield Play4Free ile seriye yeni bir ücretsiz oyun daha ekledi.
 
Battlefield Heroes’un başarısı DICE ve EA’ı etkilemiş olacak ki, bu iki firma daha gerçekçi görünüşüyle Battlefield Play4Free’i biz oyuncularla buluşturdu.
Battlefield Play4Free, adından da anlaşılacağı gibi oynamak için ücret istemeyen MMO oyunları arasında geliyor. EA oynaması ücretsiz olan BF Play4Free’den, Battlefunds isimli para türünü satarak para kazanmayı amaçlıyor.
 
Battlefundslar ile aldığınız silahlar ve diğer donanımlar, normal oyun parasıyla aldıklarınızdan daha uzun süreye sahip. Mesela her oyun sonunda kazandığınız parayla alacağınız silahların süresi 1 veya 3 günlükken, Battlefunds ile aldığınız donanımların süresi 30 gün sonsuza kadar geçerli oluyor.
 
Battlefunds sahibi üyelerin alabileceği bir diğer seçenek ise askerinizin görünüşünü değiştiren üniformalar oluyor. Bu üniformaları satın aldığınızda yine, diğer donanımlar gibi 30 günlük veya sonsuza kadar geçerlilik seçeneği sizlere sunuyor.
Battlefield Play4Free, sistem açısından Battlefield Heroes ile aynı işliyor. Oyunun resmi web sitesi üzerinden askerinizi oluşturup, yine resmi web site üzerinden oyunu başlatabiliyoruz. Hangi asker ile oynayacağımızı da web site üzerinden seçiyoruz. Oyundaki sınıfların oyun esnasında değil de, web site üzerinden, oyundan çıkarak değiştirilmesinin olumsuz bir etken oluşturduğunu söyleyebilirim.
 
Play4Free’nin sınıfları, Battlefield serisinin P4F’den önce çıkmış oyunu Bad Company 2 ile aynı. Bu sınıflardan Assault sınıfı, yakın ve orta menzilli Assault Rifle ile savaşan, cephane yardımı için her dâim yardıma hazır olan sınıf olurken Medic sınıfı, ağır silahlar ile savaşan, adından da anlaşıldığı üzere takım arkadaşlarını iyileştiren yeteneğe sahip sınıf.
 
Play4Free’nin diğer sınıflarını ise, sniper silahlarıyla uzun menzilli savaşların başarılı isimlerinden Recon, taşıdığı patlayıcı silahlarla araç sürücülerinin korkulu rüyası olan Engineer oluşturuyor. Recon sınıfının özel yeteneği olarak havan topu saldırısının bulunduğunu ve Engineer sınıfının ise araçları tamir edebildiğini hatırlatalım.
Sayfa 2

Battlefield Play4Free, diğer oyunlardaki gibi level sistemiyle işliyor. Play4Free’de level atladıkça silah değil, training kısmındaki ağacınıza harcamak için bir puan kazanıyorsunuz. Bu puanları, savaş deneyimi ve donanım deneyimi olmak üzere ikiye ayrılan kısımda askerinizi geliştirmek üzere kullanabiliyorsunuz. Yapılan her maç sonunda askeriniz, belli miktarda kredi ve XP kazanıyor. Kazandığınız kredilerle silah almak ise size kalmış.

Oyunun genel bilgilerini bir yana bıraktıktan sonra, detaylarını anlatmaya yavaş yavaş başlayalım. Play4Free, Battlefield serisine yakışır bir şekilde arcade tarzına yönelik değil de, simülasyona yönelik bir oyun yapısı çiziyor. Her Battlefield oyununda olduğu gibi Play4Free’de de takım oyunu, savaş alanlarının olmazsa olmazı hâline geliyor.
Savaş atmosferini, serinin önceki oyunları gibi harika bir şekilde bize sunan Battlefield Play4Free’de, savaşın olmazsa olmazlarından tanklarımız, helikopterlerimiz gibi çeşitli araçlar da savaş alandaki yerlerini almışlar.

Oyunun sesleri, müzikleri ise gerçekten titiz bir işin meyvesi gibi duruyor. Tema müziklerinde Corroded isimli İsveçli bir rock grubuyla çalışan DICE, oyun içi seslerde ise işi kendi ekibine bırakmış. Savaş atmosferini daha gerçekçi kılan sesler arasında, eski oyunlardan kalma bir takım sesleri de duymadık değil. Hatta oyundaki Rus ekibinin sesleri bire bir şekilde Bad Company 2’den aktarılmış.
Bad Company 2’den bire bir aktarılan seslerin yanı sıra oyunda bulunan silah sesleri ise epey bayat. Oyun dünyasında bir tabir vardır ya “vuruş hissi” diye, ekranda çıkan Killed Enemy yazısı veya düşmana vurduğumuz hasarı gösteren sayılar olmasa, ateş ettiğimi anlayamayacak seviyede kötü silah sesleri mevcut.
 
Sesleri bir yana bırakıp grafiklere geçersek, grafikler maalesef sınıfta kalıyor. Çağın gerisinde kalmış grafikler bırakın Battlefield: Bad Company 2’yi, 2005 yılında çıkmış Battlefield 2’nin grafiklerinden bile kötü gözüküyor. Haritalardaki, karakter tiplerindeki detaysızlık, oyun içi seslerin oluşturduğu savaş atmosferini baltalayan etkenlerden birisi.
 
Tabi bir yanda oyunun ücretsiz olma faktörünü de göz önünde bulundurmak lazım fakat, bir çoğunuzun ismini şimdi duyacağına emin olduğum Red Duck firmasının Alliance of Valiant Arms oyunu veya yine ismini ilk kez duyabileceğiniz Queen’s Soft’un Genesis A.D oyunundan öyle ahım şahım bir kalitesinin olduğunu söyleyemeyeceğim. Bu oyunlarla yaptığımız karşılaştırmaya DICE ismini, kalitesini de Battlefield P4F tarafına + olarak eklemek gerekir…