Red Steel 2
Buğra Çiftçi

Sayfa 1

Kılıçları kuşanmanın zamanı yaklaşıyor. Western atmosferi ve umut veren kontrolleriyle dikkatleri çeken Red Steel 2, mart ayında evlerimizdeki yerini almadan, ne ile karşı karşıya olduğumuzu biraz da ilk oyundan örneklerle tekrar hatırlayalım.

Nintendo Wii piyasaya çıkmadan önce duyurulan lansman oyunlarından olan Red Steel, yayınlanan videolarında ki sıradışı oynanış sistemi ile dikkatleri çekmeyi başarmıştı. Bu videolarda ki muhteşem oyuncu-oyun senkronizasyonu, hem Nintendo Wii konsoluna hem de Red Steel oyununa büyük bir ilgi duyulmasını sağladı. Fakat Nintendo Wii ile eşzamanlı olarak büyük beklentilerle piyasaya sürülen ve bir Yakuza patronunun kızı olan nişanlımızı, diğer bir Yakuza'nın elinden kurtarma serüvenimizi anlatan oyun, ne yazık ki videolarda gösterilenlerin, gerek belli bir süreden sonra kendini tekrar eden oyun senaryosu, o kadarda başarılı olamayan kontrolleri, “bug” dediğimiz bazı hataları gerekse oyundaki düşmanların zayıf yapay zekası ve ortalama Wii grafikleri ile, bir hayli uzağındaydı. Kısacası vasat bir oyun olarak kabul edildi.
Fakat bu sefer kendisini affettirmek isteyen yapımcı Ubisoft, işini daha ciddi yapıyor gibi. Hatta buna örnek olarak ilk önce 2009'un son çeyreğinde çıkması planlanan oyunun, yapımcıların “Daha iyi bir sunum yapmak için” gerekçesiyle 2010 Mart ayına ertelenmesini gösterebilirim.

İlk olarak yeni oyunun hikayesinden bahsedersek: oyun çölde bulunan ve yüksek teknolojiye sahip bir şehir olan Caldera şehrinde geçiyor ve bu şehrin çeşitli bölgelerine yayılıyor. Oyunda Eskrimci (The Swordsman) adlı karakteri yönetiyoruz. Eskrimci, “Kusagari Klanı” adındaki, neredeyse tüm üyeleri The Jackals Klanı tarafından öldürülen bir klanın üyesi ve Kusagari Klanı'nın son üyelerinden biri olarak intikam alma çabası içerisinde. Oyunda açığa çıkan ilk büyük düşmanımız ise The Jackals Klanı'nın lideri Payne olacak. Payne karakteri, görünümüyle God of War serisinden bildiğimiz Kratos karakterini andıran bir karakter. Oyunun videolarında izlediğimiz ip ile bağlı olarak çölde sürüklenme işi ile birlikte başımıza gelen birçok şeyin sorumlusu o. Senaryo hakkında şuan için daha fazla detay yok, ilerleyen günlerde yeni bilgilerin açığa çıkması olası.
Birazda teknik özelliklerden bahsedelim. Birinci Şahıs bakış açısını kullanan oyunun en çok dikkat çeken noktası ise kontrolleri. Wii Sports Resort oyunu ile birlikte deneme fırsatı bulduğumuz Motion Plus aksesuarı bu oyun için zorunlu hale geliyor ve böylece kontrollerin kaliteli olacağının ilk sinyali verilmiş oluyor. Nitekim yayınlanan videolarında da gayet başarılı bir oynanış düzeni sergilenmiş. Hem ilk oyunun hemde çıkacak olan ikinci oyunun temel simgesi olan kılıç dövüşleri bir hayli başarılı görünüyor. Motion Plus aksesuarının oyuna kattığı “derinlik” etkeni, Wii Sports Resort'de ki kılıç oyununa nazaran daha belirgin. Kişisel kanaatime göre, yayınlanan oynanış videolarındaki seviyeye gerçekten ulaşıldıysa bu oyun Wii platformundaki en başarılı kontrollere sahip olan oyun olacak demektir. Umarım oyun, en büyük iddiası olan bu konuda başarılı olur.
Sayfa 2

Ayrıca, oyundaki en önemli silahımız olan kılıcımızla aynı anda altı düşmana karşı savaşabilmemiz mümkün olacak ve düşmanlarımızdan gelen kurşunları yine kılıcımızla engelleyebileceğiz. Kılıç dışında, oyunda ateşli silahlar da mevcut. Bunları hem düşmanlarımıza karşı hem de oyunun ilerleyişi içinde çeşitli kapıların ve engellerin aşılması için kullanacağız. İlk oyunda da başarısız olarak görülmeyen ateşli silah kullanımının bu oyunda da ortalamanın üzerinde olacağı düşünülüyor. Bu arada oyunun, daha geniş bir yaş grubu kitlesine ulaşması için, oyun her ne kadar kılıç kullanılan bir oyun olsa da, kan efektleri bulunmuyor. Bu karar ne yazık ki oyunda ki gerçekçilik oranını biraz da olsa düşürecek olan stratejik bir hamle.

Oyunun grafiklerine gelirsek; Red Steel 2, en son Prince of Persia oyununda gördüğümüz, Cel Shade adı verilen çizgi roman tarzı grafiklere sahip. Wii'nin grafik gücü ele alındığında Cel Shade grafiklerin kullanılması iyi bir seçim olmuş.Yayınlanan oynanış videoları ve ekran görüntülerine bakarak oyunun, Cel Shade tarzının hakkını verdiğini söyleyebilirim.
Oyunun müzikleri hakkında ise henüz herhangi bir açıklama yapılmadı, fakat oyuniçi ve diğer tanıtıcı videolarda kullanılan müziklerin Western havasını iyi yansıttığını söyleyebilirim.
 
Oyunun daha çıkmadan göze batan en kötü yanı ise multiplayer modu olmaması, bunun sebebini ise yapımcı firma “Oyun için çok güçlü bir tek kişilik mod yapmaya ve motion plus aksesuarının tüm özelliklerini kullanmaya odaklandık; multiplayer modu bizim bu konsantrasyonumuzu bozabilirdi.” şeklinde açıkladı. Bu gerekçe, oyuna negatif bir özellik olarak yansıyor fakat aynı zamanda tek kişilik moddan olan beklentilerimizide artırıyor. Fakat buna rağmen örneğin The Conduit oyunundakine benzer Deathmatch tarzı bir online oyun yapısı güzel olabilirdi.
Ubisoft, ocak ayında yaptığı açıklamada oyunun tamamlandığını duyurduktan sonra herhangi bir belirgin değişiklik yapmadıkça, genel olarak Red Steel 2 bu özelliklere sahip olacak. Ayrıca oyunun, sadece oyun ve oyunla birlikte Motion Plus şeklinde iki ayrı versiyonu olacağı açıklandı.
 
Nintendo Wii'nin en çok beklenen oyunlarından biri olan Red Steel 2 için son 1 aylık döneme girmiş bulunuyoruz. Bu dönemde Red Steel 2'ye hazırlık olması bakımından televizyonumuzun etrafında ki kırılabilir eşyaları yavaş yavaş kaldırmakta fayda var.