Fotoğraf makinelerinin satışlarının düşmesinin ve popülerliklerinin azalmasının nedeni akıllı telefonların gün geçtikçe daha kaliteli fotoğraf çekme özellikleriyle piyasaya çıkmasıdır. Artık insanların çoğu akıllı telefonlarından fotoğraf çekiyor ve bunları internet ortamında rahatlıkla paylaşıyor. Akıllı telefonlar fotoğraf makinesi üreten firmaları hiç kuşkusuz ciddi bir şekilde etkiledi. Profesyonel fotoğrafçılar veya olmak isteyenlerin dışındakiler eğer akıllı telefonları varsa fotoğraf makinesi almak zorunda hissetmiyorlar. Buna karşın akıllı telefonlar bazı sektörleri de olumlu yönde etkiledi. Bu sektörlerden biri de oyun sektörü diyebiliriz.
Akıllı telefonlardaki oyun satışlarının da etkisiyle dünyanın en büyük oyun pazarı
ABD’de 2013 yılının ilk çeyreğinde 3.5 milyar dolar harcandığı söyleniyor. Buna karşın aynı dönemde film sektörüne harcanan para 2.3 milyar dolar civarındaymış. Oyun sektöründe harcanan bu paralar gerçekten de çılgınlık düzeyine ulaştı. Wii, PS3 ve Xbox 360’ın 250 milyon civarında satması, Call of Duty: Black Ops II’nin 15 günde 1 milyar dolarlık hasılat yapıp 25 milyonluk satış barajını geçmesi oyun pazarının ne kadar büyüdüğünün göstergesi.
Yine de bize kalırsa en büyük gösterge mobil oyun sektöründedir. Angry Birds’ün yaklaşık 2 milyar defa indirilmesi her yaştan ve cinsiyetten insanın oyunlara ne kadar ilgi duyduğunu da gösteriyor. Artık her yerde mobil oyunlarla zaman geçiren insanlar görüyoruz. Otobüste, metroda, trende mobil oyunlarla zaman geçiren insanları görmek artık hayatımızın bir parçası oldu diyebiliriz.
Oyun sektöründe cep telefonunda snake ve tetris gibi oyunlarla başlayan mobil oyun endüstrisi bugün Star Wars: Knights of the Old Republic, Ultima Forever ve Bastion gibi üst düzey oyunları oynayabildiğimiz bir duruma geldi. Oyunların kalitesinin artması hiç kuşkusuz mobil oyun sektörünü daha önemli noktalara taşıyacaktır. Angry Birds ve Plants vs Zombies gibi oyunlar her ne kadar kaliteli yapımlar olup geliştiricilerine ciddi kazançlar sağlasalar da konsoldaki ve PC’deki ciddi oyuncu kitlesini oyalanmaktan öteye gidemiyorlar. Halbuki son dönemlerde mobil cihazlara çıkan oyunlar hardcore olarak tanımlanan oyuncuların bile ilgisini çekmeyi başarıyor.
Bastion gibi sıradışı yapımları mobil platformlarda daha uygun fiyata edinebilirsiniz
Öncelikle bir dönem piyasaya çıkan mobil oyunların %90’ı her ne kadar kalitesiz yapımlar olsa da artık durum değişmeye başlıyor. Mobil cihazların görsel kalitesinin yükselmesi sadece güçlü geliştiricilerin ayakta kalmasını sağlıyor. Bu da oyunlara daha fazla emek ve dikkat verilmesini sağlıyor. Ayrıca bu cihazların grafiksel kalitelerinin artması pahabiçilmez PC klasikleri ile konsolların büyük beğeni toplayan klasiklerini (Final Fantasy, Secret of Mana) bu platformlarda görmemizi sağlıyor. Üstelik bu oyunların akıllı telefonlarda yer alması yanımızda Playstation Vita ve 3DS gibi konsolları fazladan taşımamamızı sağlıyor. Böylece PS Vita ve 3DS gibi konsolları yanımıza almayı unutsak veya alma imkanımız olmasa bile akıllı telefonlarımızda bu oyunları rahatlıkla oynayabiliyoruz; çünkü bu devirde artık kimse dışarıya telefonsuz çıkmıyor. Bu telefonların hemen hemen hepsi de yakında akıllı telefon olacaktır.
Mobil oyunların bir başka avantajı da oyunların fiyatları oluyor.
Örneğin Bastion adlı büyük beğeni toplayan aksiyon-rpg oyunu Steam’de PC için 15 dolara satılırken, oyunun iOS sürümünü ise sadece 4.99 dolara satın alabiliyoruz. Aradaki bu büyük fiyat farkı oyuncuları doğal olarak bu oyunların akıllı telefon sürümlerine yönlendiriyor. Konsollarda ve PC’de oyunlara 60 dolar civarında ücret ödemek istemeyen veya ödeyemeyen çoğu oyuncu da akıllı telefonlarda oyun oynamaya devam ediyor. Böylece hem oyun endüstrisi büyüyor, hem de insanlar uygun fiyata oyun oynama şansı yakalıyorlar.
Tabi PC ve konsollardaki hardcore oyunları akıllı telefonlarda bulmak mümkün değil, fakat oyun oynamaktan uzaklaşacak çoğu insan oyun dünyasına mobil platformlar yoluyla bağlanıyorlar. Mobil platformlara olan ilginin gittikçe artmasının sebebi sadece akıllı telefonların sayısının artması değil, aynı zamanda oyunculuktan kopacak veya oyuncu olmayacak kitlelerin bu platformlar sayesinde kazanılmasıdır.
Ayrıca mobil platformlardan kazanılan paranın artması yıllardır bu sektörün içinde olan geliştiricileri de bu platformlara itiyor. Capcom, Konami, Square Enix, Namco Bandai gibi oyun dünyasının efsanesi haline gelmiş firmalarının son dönemlerdeki gelirleri bazı mobil oyun üreticilerinin gelirleri yanında düşük kalıyor. Bu nedenle bazı firmaların mobil dünyasına yaklaştıklarını görüyoruz. Bu durum 3DS, PS Vita gibi taşınabilir oyun cihazlarına çıkardıkları oyunların fiyatının da düşmesini sağlayacaktır. Zaten eskiden fahiş fiyatlara satılan taşınabilir konsol oyunlarının fiyatlarının yavaş yavaş düşmeye başlamasının sebebi de aslında mobil sektöründe oyunların fiyatlarının daha uygun olmasıdır. Belki Uncharted veya The Legend of Zelda gibi derin, çok büyük emek isteyen oyunlar doğal olarak mobil oyunlarla aynı fiyata satılamaz, ama mobil oyunlardan çok da üstün yanı bulunmayan yapımlar veya remake’ler doğal olarak mobil oyun sektörünün de etkisiyle uygun fiyata satılıyor.
Final Fantasy III gibi klasikler mobil platformlarda boy gösteriyorlar
Tabi burada mobil platformların PS Vita ve 3DS gibi cihazlardan daha üstün olduklarını söylemiyorum. Sonuçta bu tür taşınabilir konsollar daha iyi kontrol yapıları ve derinliği yüksek olan yepyeni oyunlarıyla oyuncuları kendilerine bağlıyorlar. Buna karşın mobil oyun sektörü de bize yepyeni kapılar açıyor. Oyunları daha uygun fiyata satın almak, klasik oyunları istediğimiz an yanımızda taşımak (bu oyunları PS Vita ve 3DS’te bulmak mümkün olmayabiliyor) taşınabilir konsollarda nadiren rastlanan MMO ve F2P türündeki çok sayıda oyunu sunmak elbette mobil platformları özel yapıyor ve oyunculara yeni şeyler sunmalarını sağlıyor. Bunun yanında Square Enix gibi çok sayıda firma mobil platformlar için sundukları oyunlar (genellikle klasikler) sayesinde maddi durumlarını düzeltiyorlar.
Oyun geliştirme maliyetlerinin artması sonucunda 60 dolarlık kutulu oyun yapamayacak duruma gelen çok sayıda firmayı da mobil oyun sektörüne atılım yaparken görüyoruz.
Bu kişiler oyun dünyasının dışında kalmayarak çok daha düşük bütçelerle geliştirilen ve iyi kazanç sağlayan mobil oyunlar geliştiriyorlar. Ayrıca büyük firmaların emrinde olmak zorunda kalan çok sayıda yaratıcı geliştiricisi de mobil platformlara oyun geliştirerek bağımsızlıklarının keyfini çıkarıyorlar.
Genel olarak baktığımızda mobil platformlar bir yandan oyun endüstrisinin büyümesini sağlarken, bir yandan da boş zamanlarımızı değerlendirme konusunda bize farklı fırsatlar getiriyorlar. Ayrıca olaya oyun geliştiricilerinin gözüyle baktığımızda daha düşük bütçelerle oyun geliştirme imkanı sunuyorlar. Üstelik Apple gibi firmalar akıllı telefonlarına oyun çıkaracak geliştiricilerden Sony, Microsoft veya Nintendo gibi uğraştırıcı başvuru süreçlerinden geçmelerini veya oyunların kalite-kontrolden geçmesini istemiyorlar. Bir bakıma akıllı telefonlar geliştiricilere PC’lerde olduğu gibi daha rahat hareket imkanı sağlıyor. Bu nedenle sanırım mobil platformların gelişmesi her zaman desteklenmeli. Mobil platformlar diğer platformların varlığına tehdit değil, aslında tam tersine destek sağlıyorlar.