Haftalık film ve dizi önerilerimizin on altıncısı ile karşınızdayız. Bu hafta bilim kurgu- komedi türündeki iki yapım önereceğim. Diğer öneri yazılarımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Bu tavsiye yazılarında az bilinen yapımları önerme veya belli bir konsept yoktur. Örneğin Cyberpunk 2077 öncesi herkesin bildiği Blade Runner filmini de Cyberpunk 2077’ye hazırlık amacıyla önerebiliriz. Az bilinen yapımlar ve kaliteli yapımlar dışında, o hafta izlemenizin daha iyi olacağını düşündüğümüz yapımlar da önereceğiz. Şimdi önerilerimize geçelim.
Dizi Önerisi: Final Space
İlk sezonu 2018 yılında yayınlanan animasyon tarzındaki Final Space’in yaratıcılığını Olan Rogers ve David Sacksbirlikte yapıyor. Dizinin seslendirme kadrosunda ise Fred Armisen, Tom Kenny, Olan Rogers, David Tennant, Tika Sumpter, Steven Yeun, Conan O'Brien ve Coty Galloway gibi isimler bulunuyor.
Uzayda hapis yatan Gary’nin, hapis günlerinin bitmesine çok az kala evrenin en önemli varlığı Mooncake ile karşılaşmasından sonrasını konu alıyor, Final Space. Başta alışılmış bir hikâye gibi başlayan dizi çeşitli karakterlerin de diziye eklenmesi ile birlikte dallanıp budaklanıyor.
Aslında oldukça popüler olduğunu sandığım bu dizi ne yazık ki sandığım kadar popüler bir dizi değilmiş. Bunu fark eder etmez de sizlere de önermek istedim bu diziyi. En başta da belirttiğim gibi aslında bilim kurgu komedi türünde gibi duruyor, Final Space. Ancak tam olarak öyle değil. Komedi unsuru her ne kadar güçlü olsa da komedi sadece aralara serpiştirilmiş. Dizi aslında oldukça dram içeren bir dizi. Mizahının da kara mizaha yakın olduğunu söylemek gerek. Ölmesine 10 dakika kalan Gary’nin yani ana karakterin, o 10 dakikalık bölüme nasıl geldiği anlatılıyor dizide.
Hikâye olarak aslında son derece basit bir hikâyeye sahip, ancak bunun işlenişi çok kaliteli ve keyifli. Dediğim gibi araya serpiştirilen komedi ile çok daha keyifli bir hale gelmiş dizi. Dizide oldukça algılama seviyesi düşük olan karakterler var ve zaten komedi o karakterlere emanet. Yani kısaca bir karakter komedisi olduğunu söyleyebilirim. Ve aynı The Mandalorian dizisinde olduğu gibi bu dizide de tatlılığı ile öne çıkan bir ana karakter mevcut: Mooncake. Dizinin en başarılı noktası ise bence çok basit bir dizi olması. Her şeyi tam olarak yeterli seviyede yapıyor. Macera unsuru var, duygusallık var, komedisi var ve bunların hepsini çok basit bir şekilde işliyor. Kafa karıştırıcı herhangi bir şey ya da büyük bir plot twist yok. Her şeyiyle dümdüz başlayıp biten bir dizi. Buraya kadar anlattığım her şey aslında ilk sezon için. Dizinin bir de ikinci sezonu var.
Aslında ikinci sezon da oldukça sade bir dizi, ancak yeni karakterler ile komedi unsuru biraz artmış hatta duygusallık kısmı da arttırılmış. Özellikle ikinci sezonun ortalarındaki bir bölüm son derece vurucu bir bölüm. İki sezonun da oldukça kaliteli olduğunu ama söylemek gerek. Ayrıca dizide cidden çok sayıda karakter var ve mutlaka birisi sizin favori karakteriniz olacaktır. En yan karakter için bile bir karakter gelişimi yazılmış.
Sonuç olarak toparlarsam bu dizi için sade ve keyifli bir dizi diyebilirim. Dizinin ilk sezonu 10 bölüm, ikinci sezonu ise 13 bölüm. Her bölüm yaklaşık olarak 20 dakikadan oluşuyor. Dizinin tüm bölümlerini şu anda Netflix’te bulabilirsiniz. Üçüncü sezonu da şu anda yapım aşamasında. Ayrıca her kesime hitap eden bir dizi olduğu için de rahatlıkla herkese öneriyorum.
Film Önerisi: Zaman Yolculuğu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
2009 yapımı filmin yönetmenliğini Gareth Carrivick, senaristliğini ise Jamie Mathieson üstleniyor. 1 saat 23 dakikalık filmin oyuncu kadrosunda Chris O'Dowd, Marc Wootton, Dean Lennox Kelly ve Anna Faris bulunuyor.
Hayatından pek de memnun olmayan üç arkadaş, hayatlarının klişesi haline gelen bir bara işten sonra içki içmeye giderler. Arkadaşlardan biri tuvalete gider, ancak geri döndüğünde işler oldukça değişmiştir. Aslında hikâyeye dair çok daha fazla konuşmak isterdim, ancak filmi tamamı ile sizin deneyimlemeniz daha iyi olur. Bu yüzden ne yazık ki konuya dair daha fazla detay vermeyeceğim.
Ben her ne kadar filmin hikayesinden bahsetmesem de aslında filmin türü ve ismi hikâyeyi biraz açık ediyor. Evet, film zaman yolculuğu hakkında. Ancak zaman yolculuğuna bilimsel açıdan yaklaşmak yerine daha gizemli bir açıdan yaklaşılmış. Ayrıca karakterlerden ikisinin “geek” olması sebebiyle işler biraz daha keyifli bir hale geliyor. Karakterlerin her birinin olaya yaklaşım tarzı da filmin komedi unsurunu yaratmış. Aynı zamanda aslında film, isminden de belli olduğu gibi zaman yolculuğu hakkında sıkça sorulardan bazılarını yanıtlıyor. Elbette bunu direkt olarak cevaplamak yerine filmin içerisindeki diyaloglar ile açıklıyor.
Hem 2009 yapımı bir film olması yüzünden hem de bütçesinin düşük olması yüzünden CGI’ın devreye girdiği bazı sahnelerde işler biraz ters gidiyor. Ancak yine de düşük bir bütçe ile nasıl zaman yolculuğu filmi veya bilim kurgu filmi yapılabileceğini yine gözler önüne sermiş bir film. Yönetmenlik adına öyle ahım şahım bir iş bulunmuyor ne yazık ki elbette bu kötü anlamda değil, sadece olması gerektiği gibi. Sadece senaryo bakımından dikkat çeken bir film.
Hem komedisiyle hem de süresiyle yine Final Space gibi oldukça sade bir yapım. Keyifle izleyebileceğiniz, kafanızı dağıtabileceğiniz ya da boş vakit değerlendirebileceğiniz başarılı bir film Zaman Yolculuğu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular. Yine anlatım şekli sayesinde her kesime hitap edebilen bir film. Bu yüzden herkese öneriyorum.