Age of Empires serisinin yapımcısı Ensemble Studios'un önemli çalışanları ve Ensemble'dan başka 3 farklı yapım ekibinden daha kişilerin bir araya gelmesiyle oluşan Robot Entertainment, Age of Empires Online'dan sonraki oyunuyla birlikte hepinizi bir Ork katliamına davet ediyor!
Sıkıntılı vakitlerin önemli ilaçlarından Tower Defense oyun türünü ve TPS bakış açısını bir araya getiren Orcs Must Die!, önemli stratejik öğeleri de beraberinde getiriyor. PC, PS3 ve Xbox 360 için duyurulan fakat PS3 için bilinmeyen bir tarihe ertelenen Orcs Must Die!, diğer iki platform için indirilebilir olarak çıkışını yaptı.
Ork katliamına karakterimiz dünden hazır!
Trinigy'in Vision Engine oyun motoruyla inşa edilen Orcs Must Die!'da ana amacımız oyun isminden de belli olduğu gibi, olabildiğinden fazla Ork öldürmek. Orcs Must Die!, arcade bir oyun olduğu için hikaye de oldukça kısa. 300'den fazla yıldan beri kaleyi Orklardan savunan ustamız yine bir Ork saldırısında ölüyor. Kaleyi savunma görevi ise bizlere kalıyor. Davranışları biraz cıvık olan karakterimiz bu ciddi görevi başarıyla yerine getirebilecek mi? Bu sorunun cevabı sizde.
Orcs Must Die!'a giriş yaptığımızda, arkaplanda savunacağımız kale ile birlikte sade bir menü tasarımı karşımızda beliriyor. Menü müziği ise gerçekten iyi hazırlanmış. Oyunda üç farklı zorluk seçeneği bulunuyor. Bunlardan ilki Apprentice, diğeri War Mage ve sonuncusu da Nightmare oluyor. Apprentice ve War Mage seçenekleri oyuna ilk giriş yaptığımızda seçilebilir durumdayken, Nightmare seçeneği için War Mage zorluğunda oyunu bitirmeniz gerek.
Tower Defense öğeleri + RPG + Strateji + TPS = Orcs Must Die!
Orcs Must Die!'da korumamız gereken 24 farklı kale var. Ancak oyuna başladığımız anda korumayı üstlendiğimiz bir kale oluyor. Görevleri tamamladıkça da diğerleri açılıyor. Bunu biraz anlayacağınız şekilde söylersek, oyunda sadece 24 görev bulunuyor.
İlk görevimize giriş yaptığımızda çantamızda 4 adet eşya bulunuyor. Bunlardan Crossbow ve Bladestaff'ı kullanmak ücretsizken, tuzakların her biri için belli bir miktarda ücret ödememiz gerekiyor. İlk başta bizlere verilen tuzaklardan Spike Trap, üzerinden geçen Orklara hasar verirken, Tar Trap da onları yavaşlatıyor. Görevleri tamamladığımızda ve level atladığımızda, daha fazla tuzak seçeneği bizlere sunuluyor.
Ayrıca her bölüm sonunda skull da kazanıyorsunuz. Bu skullar her bölümde en fazla 5 adet geliyor. Bölüm sonunda gelen skull sayısı, bölüm içerisinde ölmenize bağlı olarak değişiyor. Elde ettiğiniz skullarla birlikte tuzaklarınızı geliştirebiliyorsunuz. Örneğin Spike Trap'ı geliştirdiğinizde bu tuzak, verdiği hasarın yanı sıra Orkları sersemletme görevini de üstleniyor.
Saldırı esnasında duracağınız yeri iyi seçmeniz gerekiyor.
İlk görevler bizlere belki de farklı tür gördüğümüzden dolayı, oldukça eğlenceli geliyor. Yani oyunun bıraktığı ilk izlenim, oldukça iyi. Fakat birkaç görev ilerledikten sonra monotonluk boy gösteriyor. Her ne kadar yeni tuzak seçenekleri gelse de, akın anlarında Crossbow ile mouse'un sol tuşuna tıklamaktan başka pek yapacağınız bir şey yok.
Aslına bakarsanız oyun oldukça eğlenceli. Hatta son dönem içerisinde gördüğüm en iyi bağımsız oyunlardan birisi. Fakat oyunda görevlerin 24'le sınırlı olması ve oldukça müsait olduğu hâlde co-op veya multiplayer seçeneğinin bulunmaması biraz hayal kırıklığı yaratabilir. Yani oyunun oynanış süresi achievementleri tamamlama hevesini bir kenara bırakırsak, biraz kısa.
Orcs Must Die!'da online rekabet adına düzenlenmiş tek şey, lider sıralama sistemi. Bu sistemde, öldürdüğünüz Ork sayısına göre sıralamada kendinize bir yer ediniyorsunuz. Ne diyelim, hiç yoktan iyidir.
Oyunu genel olarak anlattıktan sonra biraz da detaylarına inelim. Başta da dediğimiz üzere Orcs Must Die!, Vision Engine oyun motorunu kullanıyor. Çeşitli renklere sahip bir palet kullanan oyunumuzda grafikler genel olarak pastel görünümlü. Karakter animasyonu olarak görebileceğimiz tek şey, başarılı geçen bölüm sonrasında karakterimizin yaptığı o harika(!) dans oluyor.
Bladestaff'ınız ile Orkların arasına girerken iki kez düşünmenizde fayda var.
Aslında grafiklere diyeceğimiz fazla bir söz yok. Çünkü oyunda detaylı diyeceğimiz bir grafik öğesi yok. Bir kale, karakterimiz, Orklar ve tuzaklar. Hepsi bu kadar. Yapımcılar grafik bakımından yoğunlaşması gereken o az kısımda, titizlikle birlikte iyi bir iş çıkarmışlar.
Seslere gelecek olursak, hareketleri cıvık karakterimizin seslendirmesi de tam uygun olarak yapılmış. Kurduğu tuzaklar sonrası "Çok akıllıyım ben ya!" havalarında bazı cümleler duyabilirsiniz. Diyalog adına duyabileceğiniz tek şey, karakterimizin verdiği bu tip tepkilerden ibaret.
Orcs Must Die! genel olarak başarılı bir yapım. Ah bir de multiplayer desteği olsaydı?
Orkların bağırışları, patlamalar ve en önemlisi arkaplanda çalan gaza getirici nefis müzikler... Orcs Must Die!'a ses konusunda kusursuz diyebiliriz. Grafik meselesinde olduğu gibi, bunun altında oyunun türü de önemli bir yer kaplıyor. Diyalog üstüne kurulu olmayan Arcade-RPG oyunu olması, ses konusunda değerlendirilecek şeyleri azaltıyor.
Orcs Must Die!, genel olarak paranın hakkını verebilecek kapasitede bir oyun. Zaten oyunumuzun fiyatı da 14.99 dolar. Sanırım Robot Entertainment'in planları arasında Orcs Must Die!'ın içeriğini indirilebilir içerikler ile genişletmek var. Zaten oyunun menüsünde bu olası DLC'leri göstermek için "Manage Downloadable Content" kısmı bulunuyor.
Türlü türlü tuzak ve silah seçenekleri sizleri bekliyor.
Umarım bu indirilebilir içerik kısmına yakında yeni oyun modları ve multiplayer seçeneği eklenir. Örneğin sonsuza kadar süren, süreli bir mod tam uygun olurdu bu oyuna. Ya da yazıda belirttiğim üzere, co-op modu. En uçuk nokta ise, sanırım versus modu olurdu. Bir tarafın Orkları yönettiği, diğer tarafın da oyunda olduğu gibi bu akını durdurmak istediği mod eğlenceli olmaz mıydı sizce de?
Gerçi bu tip, oyunun kendinde bulunması gereken modların sonradan DLC ile oyuna eklenmesi nasıl karşılanır bilemem. Herneyse, popüler oyunların harita paketlerinin oyunlardan çok sattığı dönemdeyiz... :)