Yıllarca oynadığımız Sims’lerden ve sayısız ek paketten sonra ilk defa tamamen farklı bir yapım ile karşılaşıyoruz. EA Games’in kendini Sims evrenine adayan departmanı The Sims Studio, Medieval ile bizlere, önceki Sims’lerde de dahil olmak üzere oynadığımız hiçbir oyuna benzemeyen bir simülasyon sunuyor.
The Sims Medieval, The Sims 3’ün teknolojisi ile geliştirilmiş ve tek başına oynanabilir bir oyun. Akıllardaki soru işaretlerini silmek adına, The Sims 3 ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığını ve ek paket olmadığını belirtmek gerekiyor.
Modern dönemden yüzyıllarca geriye giderek Orta Çağ’ın işlendiği Medieval’da, krallığınızı gözetleyerek ve Kahraman Sim’lerinizi (Hero) yöneterek tüm halkınızın geleceğini belirliyor ve kaderlerini çiziyorsunuz. Yani kısacası, The Sims Medieval için, Sim’lerin hayatını yönettiğiniz simülasyon ile Orta Çağ temalı yoğun bir RPG karışımı denilebilir.
Evlenip çocuk sahibi olabiliyorsunuz
Oyuna başlamadan önce krallığınız için bir isim ve senaryonun bölümleri olarak tanımlayabileceğimiz Ambition seçmemiz gerekiyor. Bu Ambition’ları tamamladıkça yenileri açılıyor ve hangilerini yapacağınızı seçtikçe, yeni topraklar almak gibi krallığın gidişatına etki eden kararlar vermiş oluyorsunuz. Aynı zamanda alt tarafta görülen Watcher (Gözcü) seviyenizi bu Ambition’lardaki Quest’leri (Görevler) ve Achievement’ları başardıkça yükseltiyor ve yeni eşyalar açabiliyorsunuz.
İlk Ambition ile krallığınızın topraklarına geçtikten sonra sizden ilk Kahraman Sim’inizi seçmeniz veya bir tane yaratmanız isteniyor. Buradan hemen karakter yaratma ekranına geçerek ilk Kahraman Sim olan Monarch’ı (Kral ya da Kraliçe) tasarlamaya başlayabiliyorsunuz.
Bu yaratma ekranı önceki oyunlarla büyük benzerlik içeriyor fakat saç stillerinden kıyafetlere kadar modayı birkaç yüzyıl geriden takip ediyor. Tasarımların çok şık olduğunu, ancak yine bir Sims klasiği olarak fazla çeşit barındırmadığını belirtmekte fayda var. Ayrıca bazı kıyafet setlerini sadece özel mesleklere giydirebiliyorsunuz (Mesela krallara layık bir pelerin, köyün demircisi için seçilemiyor).
Ne kadar deneyimli Sims oyuncusu olsanız da ilk bölümler boyunca çıkan eğitim kutucukları çok işinize yarıyor çünkü tamamen farklı bir oyun oynuyorsunuz.
Hükümdarınızı yarattıktan sonra krallığınızın kalbi olan kalenize geçmenin vakti geliyor. Burada dış işlerini takip edebileceğiniz taktik haritasının ve yeni kanunlar çıkarıp yazışmalarda bulunacağınız bir yönetim odası, uyumak ve yıkanmak gibi basit ihtiyaçlarınızı karşılayacağınız özel odanız, tariflere göre malzemelerini toplayarak yemekler yapabileceğiniz bir mutfak ve halkınızın şikayetlerini ve isteklerini dinleyeceğiniz taht odası gibi bölümler bulunuyor.
Fakat kale içerisine, küçük kızların oynadığı maket evler gibi sadece tek bir yönden bakabiliyorsunuz. Ne duvarları kapatılabiliyor, ne de kamera 360 derece dönüyor. Bu tek taraflı bakış açısı ve maket ev konsepti, beraberinde sıkışıklık ve kamera sorunlarını getiriyor. Kaleyi ve diğer hiçbir binayı yapılandıramadığınız için, zaten küçük olan odalar daha çok eşyanın gelmesiyle labirente dönüşüyor, Sim’ler sıkışıyor ve kamerayla arka tarafı görebilmek için işkence çektiğiniz bir hal alıyor.
Görkemli bir kale ve taht odası kurmayı planlıyorsanız hayal kırıklığına uğrayacaksınız
Bir hükümdar olarak emrinizde danışman ve hizmetçinin bulunması işlerinizi biraz olsun kolaylaştırsa da krallığın kaderini belirleyecek büyük sorumluluklar sizin omuzlarınızda duruyor.
Krallığınıza yeni binalar ekledikçe yeni Kahraman Sim’ler de kullanımınıza açılıyor. Monarch’tan başka Knight (Şövalye), Spy (Casus), Wizard (Büyücü), Physician (Hekim), Blacksmith (Demirci), Bard (Ozan), Merchant (Tüccar) ve Jacoban ile Peteran Priest’leri (Rahipler) olmak üzere toplamda 10 adet Kahraman Sim bulunuyor. Bu mesleklerin her biri farklı özellikler ve sorumluluklar sunuyor. Yapmanız gereken göreve göre farklı Sim seçerek alternatif bir yolla tamamlayabiliyorsunuz. Mesela bir isyanı tüccar veya ozanla kan dökmeden bastırabilirsiniz, ya da aynı durumda casus veya şövalye ile halkı kılıçtan geçirebilirsiniz (Evet, Medieval’da Sim’leriniz başka Sim’leri öldürebiliyor).
Genel olarak oynanış şu şekilde ilerliyor: Yöneteceğiniz Sim’i seçerek arka arkaya gelen pek çok görevi (Quest) yapıyorsunuz. Görevleri başarma olasılığınız (Bu oran, tıkladığınızda çıkan yazının renginden anlaşılıyor) Focus denilen bir bara bağlı. Bu bar, Sim’inizin odaklanabilme seviyesini gösteriyor (Mesela düşükse görevler başarısız oluyor). Bu Focus ise yine ekranın altında görülen Buff’lara (Etkiler) göre değişiyor. Eğer başka Sim tarafından öpülmek ya da görev başarmak gibi olumlu etkilere maruz kalırsanız Focus barınız yükseliyor. Fakat günlük sorumluluklarınızı yerine getirmezseniz ya da basit ihtiyaçlarınızı gidermezseniz belirli sürelerle negatif etkiler alıyorsunuz. Buradaki sorumluluklar, mesleğinize göre belirli saatlerde ve görevlerden bağımsız olarak verilen işlerden oluşuyor (Hükümdar için hak edenleri cezalandırmak, büyük bir yaratık öldürmek gibi).
Majestelerinin sözüne karşı mı geliyorlar? Atın çukura yem olsunlar!
The Sims Medieval’ın RPG oyunlarıyla büyük benzerlik gösteren Quest sistemine biraz daha yakından bakmak gerekiyor zira tüm oynanış bunun üzerinde kurulmuş. Size verilecek bu Quest’lerde hiç RPG oyunlarındaki gibi bir derinlik aramayın. “Şuradan onu al, şunla konuş, buradan bunları topla, ona şunu ver ve geri dön görevi tamamla” gibi basit adımlarla yönlendiriliyorsunuz.
Fakat oyunda ilerleme kaydedebilmek için bu görevleri kesinlikle tamamlamanız gerekiyor. Hatırlarsanız önceki oyunlarda hayatınızı yaşayabilmek için para kazanmanız ve dolayısıyla meslek sahibi olmanız gerekiyordu fakat bu mesleği karakterleriniz kendileri yapıyordu. Medieval’da ise her şey mesleğinizi ve işlerinizi yapmakla ilgili, yani önceki oyunlarda yapmaktan zevk aldığınız ve Sims’i Sims yapan şeyler ikinci plana atılmış.
Tüm görevlere yetişebilmeniz için temel ihtiyaçlardan sadece “Açlık” ve “Enerji”ye sahipsiniz. -
Kendini tekrar eden görev sistemini bir kenara bırakırsanız, Medieval’da sizi çok zengin bir içerik bekliyor. Yapabileceklerinizin çeşitliliğine bakılırsa, seriye eklenen yeni bir oyun (Ek paket olarak değil) olarak düşünebiliriz. Balık tutmak, rahiplerden biriyle insanları dine çekmek, tüccarla dış ülkelerle ticaret yapmak, büyücü ile yeni iksirler ve büyüler keşfetmek ve hekim ile hastalara teşhis koyup tedavi etmeye çalışmak oldukça eğlenceli ve espri dolu içerikler ile hazırlanmış oynanışlardan sadece bazıları. Fakat keşke Sim’lerin büyümesi ve yaşlanması da eklenseymiş diyebilirsiniz.
Artık yüzme havuzundan merdiveni silerek uğraşmanıza gerek yok, diğer Sim’leri öldürebiliyorsunuz.
Medieval’da The Sims 3’ün oyun motorunun aynısı kullanıldığı için görsel anlamda bir gelişme beklemeyin. Fakat bu aynı zamanda da The Sims 3’ü çalıştıran PC’lerde aynı performansı alacağınız anlamına geliyor. Grafiklerin kalitesi bir kenara bırakıldığında, tasarım olarak sizi Orta Çağ atmosferine sokmaya fazlasıyla yetecektir. Animasyonlar, çağa ayak uydura müzikler ve seslendirmeler ise zaten The Sims kalitesinde.
Medieval, ilginç ve yeni fikirlerin bir araya getirildiği bir konsept olmuş fakat sunacağı şeyler sizin fantezilerinizdeki Orta Çağ ile uyuşmayabilir. Hayalinizdeki kendinizi oluşturup, lüks ve başarılı bir hayat yaşayacağınız bir Sims beklemeyin. Yüzyıllarca önceye, daha tuvaletin bile keşfedilmediği bir döneme giderek daha önce edinmediğiniz bir Sims tecrübesi edineceksiniz. Maceradan maceraya koşmak yerine kendi hayatınızı yaşamak isteyenlerdenseniz kısa sürede sizi sıkabilir.